Kuruluşu 1497 yılına uzanan Gebrüder Weiss’in 26 Haziran 2019 tarihinde İzmir’de hizmet verdiği firmalarla daha yakın bir iletişim içinde olmak ve sorularını ve taleplerini dinlemek amacıyla düzenlenen etkinliğe yaklaşık 100 civarında davetli katıldı.
Etkinlikte bir konuşma yapan Gebrüder Weiss Ülke Müdürü Mişel Yakop, müşterilerine davetlerini kabul ettikleri için teşekkür ederek başladığı konuşmasında firmalarıyla ilgili bazı önemli bilgileri de aktardı: “Gebrüder Weiss, 500 yıldan daha uzun tarihiyle dünyadaki en eski nakliye şirketidir. 14’üncü yüzyıl sonlarında Transalpin ulaşım hattından çıkan Gebrüder Weiss, ilerleyen süreçte kendisini tam kapsamlı bir lojistik sağlayıcısı olarak konumlandırmıştır.”
7 bin 100 Çalışanlı Aile Şirketi
Güney Alman ticaret şehirlerinin, İtalya’nın Lombardiya bölgesi ve kuzey güney ticareti için önemli bir transit liman olan Konstanz Gölü kenarında bulunan Bodensee şehrinin Fussach limanında başlayan hikayelerine dikkat çeken Yakop şöyle devam etti: “Uzun zaman, yoğun emek ve üzerine titrediğimiz etik değerlerle bugün geldiğimiz noktada şirketimiz Gebrüder Weiss, 30 ülkede bulunan 150 şubesi ile 7 bin 100 nitelikli çalışanı ile 660 bin metrekare depo alanını kullanarak yıllık 1,67 milyar Avro ciroya ulaşmış olmakla, Avrupa’nın en önde gelen nakliye ve lojistik şirketlerinden biri olmuştur.
Bu muazzam büyüklüğe rağmen Gebrüder Weiss, “turuncu ruhun” yaşandığı gerçek bir aile şirketi olarak kalmıştır. Şirket, eski nesil ile bağlarını koparmadan yeni çağa mükemmel şekilde uyum göstermiştir. 2017 yılında yapılan bir ankette 5 bin 720 çalışanımızın yüzde doksanı Gebrüder Weiss ile çalışmaktan gurur duyduğunu, şirketimizin örnek bir işveren olduğunu ifade etmiştir.”
Bütün Lojistik İhtiyaçlara Özel Çözümler
Dünyanın her yerine yayılmış bulunan çalışma ağlarını daha da genişletmek için 2014 yılında Istanbul’da yeni bir şube daha açtıklarını ve bu tarihten beri, kara, hava ve deniz taşımacılığında multimodal çözümlere kadar pek çok alanda hizmet vermeye devam ettiklerini belirten Yakop, “Bu süreçte 2016 yılında İstanbul Atatürk havalimanında ek bir ofis ile hava taşımacılığı hizmetlerimizi de genişlettik. İzmir'de 2016 yılında hava ve deniz yolu ofisimiz; 2017 yılında ise kara yolu ofisimiz açıldı” dedi.
Türkiye'nin konteyner hacmi ve kargo tonajı bakımından en büyük limanlarından birine sahip olan İzmir’de, 12 kişilik bir ekiple birlikte FCL, LCL konteyner taşımacılığı, hava kargo, FTL, LTL karayolu taşımacılığı, proje taşımacılığı alanlarında hizmet sağladıklarını kaydeden Yakop,
hizmetleriyle ilgili şu detayları verdi: “Karayolunda özellikle müşteriler tarafından tercih edilen standart Avusturya, Almanya, İsviçre ve Gürcistan’a FTL, LTL servislerimiz mevcut.
Bunların yanı sıra, İstanbul’da kontrat lojistik müşterilerimize, gümrükleme, antrepo ve depolama, katma değerli hizmetler ve yurtiçi dağıtım hizmetleri vermekteyiz.
Türkiye, Avrupa ve Asya arasındaki coğrafi konumunun kendisine sağladığı avantaj ile Kafkasya ve Yakın Doğu'da Gebrüder Weiss ağında bulunmasından dolayı İpek Yolu yönünde önemli bir geçit işlevine sahiptir. Bu nedenle Gebrüder Weiss, bilhassa bu coğrafyada önümüzdeki birkaç yıl içinde ağını daha da genişletmek ve kendisini ipek yolu liderliğinden ipek yolu uzmanlığına doğru geliştirmeyi amaçlamaktadır.
Birlikte bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz başarıların tadını çıkarırken, gelecekte kendimizi hizmet çeşitliliği, kalitesi ve coğrafi anlamda daha da gelişmiş olarak konumlandırma hedefimize sadakatle bağlı olduğumuzu ifade etmek isterim.”
Lojistik Sadece Taşımacılık Değil
Daha sonra söz alan Gebrüder Weiss Türkiye Hava&Deniz Genel Müdürü Çiler Keskinel de bir konuşma yaparak şunları söyledi: “Lojistik dendiğinde akla çoğu zaman taşıma geliyor. Oysa biz lojistikçiler hammadde temininden son ürünün nihai kullanıcıya ulaşmasına kadar hayatın her alanına dokunuyoruz. Dünya son derece şaşırtıcı gelişmelerin yaşandığı bir süreçten geçiyor.
Teknolojik gelişmelerin değişimi tetiklediği, örneğin otonom araçlarda ulaşımın ve dronelarla teslimatların yapıldığı bir dönemdeyiz artık. Bu değişimlerin toplumsal hayata etkileri elbette ihtiyaç ve beklentilerin şekillenmesini sağlıyor. Sektöre verdiği yön biz lojistikçilerin de yenilikçi ve sürekli gelişim ruhunu besliyor.
Endüstri 4.0’a geldiğimiz şu dönemde lojistiği; yüz yıllar önce başlayan ipek-baharat yolu noktasından, ticaret yapan şirketler ile dirsek teması içerisinde birlikte hareket eden bir yoldaş olarak tanımlayabiliriz. Üç tarafı denizlerle çevrili bir ülke olmamızın yanı sıra, dört köşesinde güzel yürekli, cesur, yaratıcı ve üretken insanların yaşadığı bu topraklarda, sektörü sizlerle birlikte yönlendirmek istiyoruz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.