Dünyanın en işlek kara sınır kapısı olan Meksika-ABD arasında yer alan El Paso–Juárez sınır kapısında yıllık işlem hacmi ortalama 700 bin araçken; Habur dahil olmak üzere, Türkiye’nin Ortadoğu’ya açılan güney sınır kapılarından gerçekleşen toplam çıkışlar son 6 yılda yüzde 209 artış kaydetti.
Türkiye ihracatının yaklaşık dörtte birini yüklenen güney kapıları, 500 milyarlık ihracat hedefinin tutturulmasında önemli bir rol oynuyor. Ancak, güney sınırlarından gerçekleştirilen taşımalar için daha dikkatli bir inceleme ve stratejik bir yaklaşıma ihtiyaç var.
Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) tarafından yaptığı açıklamada; Ortadoğu taşımalarındaki artışa paralel olarak Güney sınır kapılarında gerçekleşen karayolu ihraç taşımalarındaki artışa dikkat çekerken, güney bölgesine ilave olarak 2 sınır kapısının şart olduğu vurgulandı.
Irak’a yönelik ihracatın yüzde 10’a yakın bir artışla 11 milyar dolara ulaştığı 2013 yılında, Ortadoğu Bölgesi’ne yönelik ihracatın 32 milyar doları geçtiğinin vurgulandığı açıklamada, Türkiye’nin toplam ihracatındaki payı yüzde 25’e varan bu bölgeye ihracat potansiyelinin, Ekonomi Bakanlığımının yoğun çalışmaları sayesinde giderek arttığının altı çizildi.
“Halen aktif hizmet vermekte olan Güney Sınır Kapılarımızdan (Habur, Cilvegözü, Öncüpınar) gerçekleştirdiğimiz karayolu ihracat taşımalarımız 2012’den 2013’e yüzde 7 artarak yılda 224 bin 704 sefere ulaşırken; sadece Habur üzerinden gerçekleştirilen toplam ihraç taşımalar 685 bin 780’e ulaştı” denilen açıklamada, dünyanın en işlek kara sınır kapısı olan Meksika-ABD arasında yer alan El Paso–Juárez sınır kapısında yıllık işlem hacminin ortalama 700 bin araçken; Habur dahil olmak üzere, Ortadoğu bölgesine açılan güney sınır kapılarından, Türk ve yabancı araçlarla gerçekleşen toplam çıkışların son 6 yılda yüzde 209 artışla 742 bin 915 araca ulaştığı belirtildi.
UND tarafından yapılan açıklamada; 2008 yılında 256 bin 296 adet ihracat taşıması yapılan Irak’a, Türk araçlarıyla 2013 sonunda 597 bin 546 ihracat taşıması gerçekleştirildiği bilgisi verilirken, “Bu artışta, Suriye’ye ve Suriye üzerinden taşıma yapmanın Türk nakliyeciler için, yaşanan çatışmaların yoğunluğu ve sürmesinden kaynaklanan güvenlik kaygıları ve sıkıntılar nedeniyle Habur’a kaymasının da payı oldu. Irak taşımalarının, tüm ihracat taşımalarımızdaki payı neredeyse yüzde 50 oldu” denildi.
“Güney bölgemize 2 ek sınır kapısı şart”
Suriye’de süregelen savaş durumu kötüleşirken; buna karşın İskenderun’dan Mısır’a; Taşucu’ndan Lübnan’a ihraç yüklü araçlarım taşıyan RO-RO hatlarının kapasitelerinin yetersiz kaldığının ifade edildiği açıklamada şu bilgilere yer verildi: “Mısır ve Lübnan tarafındaki liman ve diğer şartlar ise zaman zaman bu alternatifi de sınırlandırmaktadır. Fakat önümüzdeki 10 yıl içinde 500 milyar dolara ulaşmasını hedeflediğimiz toplam ihracatımızın yaklaşık 100 milyar dolarlık bölümünün bu bölgeden geçeceği; bir başka deyişle, bugün bölgedeki tüm sınır kapılarımızdan günlük ortalama 200-300 araçlık olan işlem yoğunluğunun on yıl içinde günde 600-700 araca çıkacağı (Habur için bugün günlük bin 800-2 bin araç iken, on yıl içinde en az 3 kat artacağı) öngörülürken; bu bölgede ticarete hizmet sunabilecek en az 2 yeni sınır kapısına olan ihtiyaç açıkça ortadadır.
Bu çerçevede, UND olarak, Gümrük ve Ticaret Bakanlığımızın gündeminde olan 2 kara sınır kapısından ‘Ovaköy-Karavala’ ve ‘Aktepe-Bacuka’ kara sınır kKapılarının bir an evvel hayata geçirilmesini istiyoruz.”
28 Ocak 2014
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.