Türkiye’nin ulaştırma ve lojistik alanındaki ilk yüksekokulu ve ilk fakültesi olan İÜ Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi bu alandaki eğitim müfredatının oluşmasında da örnek teşkil etmektedir. Müfredattaki ders yapısına baktığınızda ilk yıl ekonomi, işletme, hukuk gibi genel-temel dersleri, 2. ve 3. Yıllarda lojistik sektörüne yönelik teknik ve mesleki dersleri, 4. Yılda ise gelecek bu sektörde yönetim kademelerinde görev alacak mezun adaylarının ihtiyaç duyacağı strateji, politika düzeyindeki dersleri görebilirsiniz. Teorik eğitimlerimiz sektörden gelen uygulamacıların dersleri, seminerler ve zorunlu staj uygulamasıyla da desteklenmektedir.
Teorik eğitim dışında öğrencilerin pratik yapmaları için ne tür faaliyetlerde bulunuyorsunuz?
Okulumuzdaki bazı derslerde sektörel deneyime sahip uzmanlar YÖK’ün onayıyla belirli değerlendirmelerden geçerek görevlendirilmekteler. Böylelikle öğrencilerimize pratik işleyişe ilişkin bilgi ve birikimlerini aktarıyorlar. Ayrıca, her öğrencimizin 3. Yıl sonunda zorunlu staj yapması mezuniyet için aradığımız koşullar arasında. Hatta yakın gelecekte bu staj uygulamasını daha da geliştirmek gibi hedeflerimiz, bu yönde çalışmalarımız var. Ayrıca sektör kuruluşları ve yöneticilerinin katıldığı etkinlik ve semirnerle de iş hayatı – akademik hayat ilişkisini sıcak tutmaya çalışıyoruz.
Mezunlarınıza iş konusunda destek sunuyor musunuz? Bu konuda lojistik firmaları ile ortak çalışmalarınız oluyor mu?
Mezunlarımızın bir bölümü okul bitmeden kısmi zamanlı olarak iş hayatıyla tanışıp, mezuniyetleri sonrasında işlerine devam edebiliyorlar. Bu süreçte gerek okulumuz öğretim üyelerinin gerekse de İÜ Lojistik Kulübü’nün şirketlerle öğrenciler arasında bağlantı sağlaması söz konusu oluyor. Ayrıca sektörle iyi ilişkilere sahip bir okul olduğumuz için bize de şirketlerden talepler gelebiliyor. Bunlarla ilgili yönlendirmeleri de yapıyoruz. Güm geçtikçe okulumuz mezunlarının şirketlerde daha önemli görevler almaları bizi da fazlasıyla mutlu ediyor.
Türkiye’de ulaştırma ve lojistik eğitiminin uluslararası alanda rekabet edebilir konuma gelebilmesi için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
Türkiye’de ulaştırma ve lojistik eğitiminin uluslararası alanda rekabet edebilir konuma gelebilmesi için öncelikle yabancı dil sorununun ortadan kaldırılması gerekiyor. Uluslararası düzeyde ana dili ingilizce olan bir sektörde ana dilimiz Türkçe bildiğimiz bir yabancı dil olarak kalıyor açıkçası. Okulumuzda yabancı dil derslerinin yanı sıra mesleki yabancı dil derslerini 4 dönemde daha vererek öğrencilerimizin sektörel ingilizcelerini geliştirmeye çalışıyoruz. Bunun yanında kuruluşumuzdan beri bu alanda ileri gelen yabancı eğitim kurumlarının müfredatlarını gözden geçirerek sürekli kendi müfredatımızda güncellemeler yapıyoruz. Böylelikle hem dünyadaki eğitim alanındaki gelişmeleri takip ediyoruz hem de eğitim kalitemizi arttırmaya çalışıyoruz.
Lojistik sektörü, son yıllarda bir hayli ön plana çıkan ve artık bilim olduğu kabul edilen, çok kişiye istihdam da yaratan önemli bir iş dalı. İyi bir eğitimin yanında lojistik bölüm okuyan öğrenciler iş hayatına kendilerini nasıl hazırlamalılar?
Bu sektördeki yabancı dilin önemine az önce değinmiştik. Yabancı dil konusunun çözümünün haricinde sektörde çalışmayı düşünen adayların çok yönlü gelişimlerine önem vermeleri gerekiyor. Çünkü lojistikte kimi zaman bir meyveyi kimi zaman bir piyanoyu kimi zaman da bir rüzgar türbinini taşıyabiliyorsunuz. Bu nedenle pek çok alanda bilgi birikimine sahip olmak önemli. Coğrafya bilgisi, farklı toplumların kültürlerine hakimiyet bu alanda artık önemli bir gereklilik haline geldi. Hobi olarak adlandırılacak bir etkinliğin getirdiği farklı bakış açısı ve farklı disiplinin karar verme üzerindeki olumlu etkisi düşünüldüğünde öğrencilerimizin mesleki gelişimleri yanında sosyal ve kültürel gelişimlerinin de iş hayatlarına katkıda sağlayacağı göz ardı edilmemelidir diye düşünüyorum.
Sektörün lojistik öğrencilerinden beklentileri nelerdir? Bu konu ile ilgili firmaların görüşlerini alıp, beklentilerini karşılamak adına ne tür faaliyetlerde bulunuyorsunuz?
Sektörün beklentileri ile okulumuzun ürünü sayılabilecek mezunların yetkinliklerinin birbirini karşılaması adına sektörle sürekli görüşmeler yapıyoruz. Bir yandan şirketlerin mezunlarda görmeyi istedikleri yetkinlikleri kazandırabilecek güncellemeler yaparken diğer yandan üniversitenin temel fonksiyonlarından uzaklaşmamaya çalışarak bir denge kurmaya çalışıyoruz. Bu aşamada okulumuza yakın ilgide bulunan sektör yöneticileri ile sektörde bir kaç yıldır çalışmakta olan mezunlarımızdan aldığımız geri bildirimler de bizim açımızdan oldukça önemli.
Sektör ve öğrencilerin iç içe olması adına ne tür etkinlikler düzenliyorsunuz?
Eğitim öğretim dönemi içerisindeki seminerler, kariyer günleri gibi etkinliklerin yanı sıra öğretim yelerinin derslerinde misafir ettikleri sektör mensupları ile bu alanda dışa açılıyoruz. Özellikle okulumuzun ilk yıllarından beri düzenlenmesi gelenek haline gelmiş “Lojistik Zirveleri” ve çeşitli konulara odaklanmış paneller ile bu ilişkiyi sıcak tutmaya çalışıyoruz. Ayrıca, staj, kısmi zamanlı çalışma ve proje gibi nedenlerle de öğrencilerimizle sektör arasında kuvvetli bağlara sahibiz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.