E-ticaret alanında hizmet veren veya interaktif pazarlama kanallarını değerlendirmek isteyen perakende firmalarının sipariş sonrası operasyonel hazırlıklarının yapıldığı bir platform olan Ogli e-Solutions Platform (OGLI), yeni müşteriler ile birlikte 8 bin 500 metrekare üzerine kurulu tesisi 2013 yılında doldurarak 2014’e yeni bir tesis ile girmeyi planlıyor.
Bir platform olarak kurulan ve özellikle e-ticaret sektörüne yönelik olarak gelişen OGLİ’yi ‘sipariş fabrikası’ olarak tanımlayan OGLİ e-Solutions Platform Genel Müdürü Umur Özkal, yalnızca tüketiciye konsantre olmuş bir hizmet şekli olan bu tür bir yapılanmanın Türkiye’de ilk olduğunu belirtti. Hem kampanya bazlı çalışan hem de internet mağazalarının stoklarını tutup, gelen siparişlere göre stoktan ürün çıkışını sağlayan bir yapıdan söz eden Özkal, son tüketiciye ulaşan satış kanallarının operasyonel ihtiyaçlarını tek bir noktadan entegre bir şekilde çözen hizmet sağlayıcısı olduklarını belirtti.
“İade yönetimi müşteri deneyiminin bir parçası”
Ogli olarak; ürünlerin depoya gelişi, stoklanması, gelen iş emrine göre ürünün paketlenmesi, çıkış işlemlerinin yapılması, iade yönetimi gibi temel hizmetler yanında fatura basımı, kalite kontrol, özel depolama, hediye paketi ya da hediye notu, iade ürünü poşet değişimi vb. katma değerli hizmetleri de sunduklarını ifade eden Özkal, operasyon ile ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Tedarikçilerden ya da üretim yapan noktalardan ürünler bize geldiği zaman, bu ürünlerin tek tek kabulünü yapıyoruz. Bu kabulleri yaparken kalite kontrol standartlarına uygun bir şekilde yapıyoruz ve sistemimize giriyor. Ürün sistemimize girdiği anda artık internete satışa sunabiliyorlar. Çıkış algoritmalarına bağlı olarak da bu ürünleri depomuzda tutuyoruz. Tüm ürünler depoya geldikleri gibi depodan çıkmıyorlar, ürünlerin bir kısmı stoklarda satışlarını bekliyor. Müşteriye talep ettiği ürünün anında ulaştırılması için buna odaklanmış firmalar; bu stoklardan gelen siparişlerin oluşması sağlanıyor. Siparişler ‘webstor’lardan alındıktan sonra sistemimizde bir iş emrine dönüşüyor.”
İş emrine bağlı tekil siparişleri oluşturmak ve bu siparişi oluştururken doğru ambalajı seçip, doğru insertleri içine koymuş olmanın yanında, fatura kesilmesi ve koli etiketinin hazırlanması gerektiğini kaydeden Özkal, iade yönetimi ile ilgili de şunları söyledi: “İade yönetimi müşteri deneyiminin bir parçası. Müşteri ürünü gönderdiği zaman biz alıp o iadeyi o müşterinin sipariş tarihçesinden buluyoruz, hangi ürünün iade edildiğini anlıyoruz, ürünü kontrol ediyoruz, tekrar satılabilirse satılabilir stoklara, satılamaz ise yani tedarikçiye iade edilmesi gereken bir durum varsa tedarikçiye iade ediyoruz. Burada yaptığımız önemli şeylerden biri de iadenin durumunu ve ürünün durumunu yani iadenin ne için yapıldığı ve iade edilen ürünün durumu ile ilgili bilgileri de derleyip bizden hizmet alan firmaya yolluyoruz.”
Ogli’den katma değerli hizmetler
Tesis hakkında da bilgi veren Özkal, 8 bin 500 metrekare olan ve mevcut kurulumu ile günlük 25 bin sipariş hazırlama kapasitesi olan ve 700 binin üzerinde ürünü stoklayabilen tesisin Türkiye ölçeklerine göre büyük bir tesis olduğunu ancak sektör büyüdükçe daha büyük kapasiteli tesislerinin olacağını kaydetti.
Şuan operasyonların Ogli’nin lojistik aktivitelerine yoğunlaştığını ifade eden Özkal, “Ancak, müşteri hizmetleri birimi, çağrı merkezi uygulamaları gibi sektörün ihtiyaç duyduğu farklı hizmetler de var. Biz bunlar ile ilgili de yavaş yavaş çalışmaya başladık. Ayrıca önümüzdeki yıl dijital görüntüleme hizmetini sunacağız. Ürünler depomuzdayken listelemek üzere ürünlerin fotoğraflarını çekip müşteriye sunacağız. Müşterilerimiz de bu resimleri internet sitesinde yayınlayacak böylece ürünleri çok daha az hareket ettirerek hızlı bir ürün bilgisi yaratmayı sağlamış olacağız” diye konuştu.
Tüm bu süreçleri yönetirken Avrupa standartlarında bir tesis, takım ruhu içinde çalışan ve işini iyi yapan insanlar ve iyi bir bilgi sistemine ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Umur Özkal, bu üçü bir araya geldiğinde müşterilere de yüksek oranda verimlilik sağlandığını söyledi. Özkal, Ogli’nin bilgi sistem alt yapısı ile ilgili şunları söyledi: “Bir kere esnek bir alt yapıya ihtiyacınız var çünkü yalnızca bir müşteriye değil, birden fazla müşteriye hizmet ettiğiniz bir platform burası. Özel bir yazılıma ihtiyacınız var çünkü yaptığımız işin genel lojistik hizmet sağlayıcılarının operasyonlarında oldukça farklı gereksinimleri var. İyi bir ekibin IT sistemlerini yönetiyor olması gerekiyor. Biz depomuzda son teknoloji uygulamalarını seçtik ve amaçlarımıza göre modifiye ettik. Deponun içine giren ürün, girişinden mal kabulüne ya da stok alanına gelene kadar yapılan tüm işlemlerde tam bir izlenilebilirdik sağlanıyor.”
“2014’e yeni bir tesis ile gireceğiz”
Ogli’nin konsantrasyonunun sadece e-lojistik olduğunun altını çizen Özkal, “Sabahleyin kalkarız e-ticareti daha yalın şekilde, daha otomatik şekilde nasıl yürütürüz diye düşünürüz; müşterilerimizin süreçlerine o gözle bakarız. Sahada fiziki güvenlikten, sistemsel bilgi güvenliğine kadar her konuda özenle çalışan bir ekibimiz var ve her bir müşteriyi tekil olarak inceleyip, süreçlerini anlayıp ona göre kurgularımızı yaparız” diyerek tüm bunları Ogli’yi pazarda farklılaştıran nedenler olarak sıraladı.
Stok yönetimi ile ilgili de bilgi aktaran Umur Özkal, minimum stok miktarı yada değişen ihtiyaçlara göre, neyin, nerede, tekrar sipariş edilebileceğinin müşteri ile birlikte belirlendiğini kaydederek, raporlamanın ötesinde hangi ürünün ne kadar kaldığı ile ilgili bilginin müşteriye on-line olarak verildiğini açıkladı. Stok yönetiminin müşteri tarafından kategorileri yöneten insanların yükümlülüğünde olduğunu hatırlatan Özkal, lojistik partnerin görevinin ise stok yönetimin iyi yapılabilmesi adına gerekli olan bilgiyi doğru şekilde on-line olarak sunmak olduğunu söyledi. Özkal, müşteri tarafından stok yönetimi ile ilgili şuana kadar bir talep gelmediğini ancak geldiği takdirde bunun da yapılabileceğini kaydetti.
“Mevcut tesisimizi 2013 yılı ortaları olmadan dolduracağımızı ön görüyoruz ve yeni bir tesisle 2014’e geçeceğimiz düşünüyoruz” diyen Umur Özkal, gelecekte e-ticaretin gelişeceğini ve buna paralel olarak da e-lojistiğin hacimsel olarak büyüyeceğini söyleyerek şu açıklamalarda bulundu: “Günde 12 milyon adetten bahsedersek bu yılda 6 milyon sipariş demek olur. Baktığımız zaman şuan perakende sektörünün yüzde 1’ine yakını e- ticaret üzerinden geçiyor. Amerika’da bu yüzde 11’ler seviyesine çıktı. Dolayısıyla sektör önümüzdeki 3-4 yıl içinde 10-11 kat bu büyüyecek. Yine baktığımız zaman müşteri grupları genelde iki kategoride yer alacak. Bir tanesi e-ticaret yani internette doğmuş ve internette devam eden bir diğeri de bildiğimiz mağaza satışı yapan markaların artarak e-ticaret mağazalarının açılacağını ve bunlarında bu tip hizmetlere ihtiyaç duyacağını da görüyoruz. İnternet satışları bir çok marka için Amerika’da normal mağazalara göre kat ve kat artıyor. Dolayısıyla bugün bildiğimiz birçok perakende markasının internet satışları önce en büyük mağazalara kadar, sonra en büyük mağazaların 3-5 katı kadar, sonraysa işlerinin ayrı odaklanması gereken, ayrı bir alanı kadar büyüklüğünde bir işe dönüşecek. Bu Amerika’da oldukça hızlı bir şekilde zaten başlamış ve sürdürülüyor. Türkiye ‘de de bunu görüyor olacağız. Öncelikle uluslararası markaların yatırımları ve girişimlerini görüyor olacağız. Onlar çünkü bu konuda derslerini daha önceden aldılar, ne yapacaklarını çok iyi biliyorlar. Bunu da yerli markalar izliyor olacaklar”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.