Arkas Lojistik Genel Müdürü Serhat Kurtuluş, “Arkas Lojistik olarak çevrenin korunması ve daha üst seviyede sürdürülebilir lojistik faaliyetleri için her zaman gündemi takip eden, gelişmeleri yakından izleyen ve kendi dinamikleri ile farklılıklar yaratan bir şirket olmaya devam ediyoruz.” dedi.
Lojistik hizmet alımlarını yeşil lojistik ve sürdürülebilirlik ne oranda etkiliyor? Arkas Lojistik, yeşil lojistikte hangi çözümleriyle bu ihtiyaca cevap veriyor?
Yaşadığımız yüzyılda, dünyadaki kıt kaynaklarla çevresel faktörlerin korunması ve sürdürülebilir kılınması ön plana çıkan en temel konu. Dünya genelindeki çevre politikaları her geçen gün daha geniş katılım ve destek ile artıyor. Globalde ve yereldeki büyük ölçekli imalat ve hizmet sunucu firmalar ile Avrupa başta olmak üzere birçok dünya devletinin yeşil lojistik ve sürdürülebilirlik kriterleri ön plana çıkıyor. Lojistikte sektöründe de yeşil dönüşüm kavramı ön plana çıkıyor ve gündemdeki yerini koruyor. Özellikle büyük firmaların bu kavramları tedarik zincirlerindeki şartnamelerin en tepesine yerleştirmesi de lojistik tedarikçilerinde dönüşümü hızlandırmıştır.
Lojistik sektöründe ISO 14001 Çevre Yönetim Sistem standardını almaya hak kazanan ilk firmalardan biri olarak, gerek standart gerekse mevzuat kapsamında çevre konularındaki hassasiyetimizi, faaliyetlerimizi gerçekleştirirken her zaman ön planda tutuyoruz.
Araç yatırım stratejimizi çevreci ve sürdürülebilir olma misyonumuza paralel geliştirmekteyiz.
2020 yılından bugüne, her sene Euro 6 motor normunda çekici alımı yapılmaktadır. 2023 yılı itibarıyla da filomuzda Euro 5 ve Euro 6 normu dışında çekicimiz kalmamıştır. Yine, Filomuzun Yüzde 70’i Euro 6 normuna sahip araçlardan oluşuyor. Son olarak, bu yıl filomuza 45 yeni araç alınması planlanmış olup, gençleştirme stratejisine devam edilmektedir.
Diğer yandan, Lojistik Grubu olarak, yeşil lojistiğin en ön plana çıktığı ulaşım modu olarak demiryolu taşımacılık faaliyetlerimizi geliştirmeyi de çok uzun yıllardır öncelikli stratejilerimiz arasına koymuş bulunuyoruz. Bu maksatla, yurt içi – yurt dışı yapılanmalarımızı, altyapı ve yatırımlarımızı emin adımlarla gerçekleştiriyoruz. Örneğin, gelişen pazar ihtiyaçlarına paralel olarak Avrupa’da intermodal servislerini genişletmeye odaklandık. Son olarak Duisport ve Hupac ile İntermodal taşımacılığı için hizmet sözleşmesi imzaladık. Halkalı-Duisburg terminali arasında karşılıklı düzenlenecek tren seferleri ile Almanya’nın yanı sıra Belçika, Hollanda ve Avusturya gibi Avrupa’nın çeşitli ülkelerine yük taşımacılığı, demiryolu ağlarını ve tren taşımacılığını daha etkin kullanarak gerçekleştirileceğinden, lojistik faaliyetleri kuşkusuz daha çevreci bir şekilde yapılmış olacak.
Aynı bilinç ve stratejilerle, yeni kurduğumuz Shipeedy Lojistik ile de müşterilerimizin yurtiçi – yurtdışı parsiyel lojistiği taleplerini en optimum çözümler ile karşılıyoruz. Parsiyel lojistiği alanını dijital çözümlerle destekleme mottosuyla kurguladığımız Shipeedy şirketimiz, gücünü ve altyapısını pek tabi ki Lojistik Grubumuzun köklü lokomotif şirketi olan Arkas Lojistik’ten alıyor.
Ayrıca dijitalleşme yatırımlarımız hız ve yalınlaşma odaklı olmakla beraber aynı zamanda sürücülerimizin çevre anlamında duyarlılığını artıracak şekilde geliştirildi. AR-CELL mobil uygulamamızda online çalışan dijital sürücü karnesinde performans yönetiminde yakıt tüketimi, devirli araç kullanımı ve hız ihlal parametreleri ön planda tutuldu. Bu yapmış olduğumuz çalışmanın 9 ay içerisindeki çıktısı yakıt tüketim oranımızın filomuz genelinde yüzde 3,56 oranında iyileşme sağlanarak ölçümlenmiştir.
Dijitalleşme çalışmalarımız kapsamında geliştirdiğimiz ve 2022 yılının 2. çeyreğinde kullanımına başladığımız AR-CELL mobil uygulamamızın getirdiği katma değerler arasında, gündelik hayattaki “dijital harcırah hesaplama modülü” ve “yol avans formu” gibi matbu evrakların azaltılmasına yönelik çevreci verimlilik çalışmalarımız da eş zamanlı olarak tüm operasyonlarımızda devam ediyor. Dijitalleşmeyi ön plana çıkaran AR-CELL mobil uygulamasının hayata geçirilmesi sonrası, 2023 4. çeyreğinde sistemsel takip ile bir aylık ortalama 14.500 adet kağıt formun tüketiminin sonlandırılacağı öngörülüyor. Yine çevreci verimlilik çalışmalarımız kapsamında, kağıt tüketiminde israfı önlemek amacıyla hatalı kesilen irsaliyeleri önüne geçilmesi için QR kodlu irsaliye kullanımına geçildi.
Çevreci bir verimlilik uygulaması olarak, yine AR-CELL üzerinden kurgulanan “bakım modülü” ile filomuzda bulunan tüm araçlarımızın bakım onarım, lastik takipleri günlük olarak sürücülerimizin sistem üzerinden bildirimleri ile anlık takip edilebilmekte, gerekli kontrol ve müdahaleleri zamanında yapılmaktadır. Çevreci katkılarını örneklendirmek gerekirse, AR-CELL bakım modülümüzün efektif kullanımına bağlı olarak, lastik tüketiminde yıllık yüzde 4 iyileşme gerçekleşmektedir.
Yeşil lojistik alanında ilkler arasında sayılıyorsunuz, bu taşıma şekline neden öncelik veriyorsunuz?
Arkas Lojistik olarak, uzun yıllardan beri tüm dünya genelinde büyüyerek gelişen yapılanmamız ile çok geniş bir coğrafyada, geniş bir müşteri kitlesine yeşil lojistik hizmetlerini, yine tüm taşıma modlarını kullanarak sunmaktayız. Böyle geniş bir coğrafyada hizmetlerimizi sunuyor olmamız, sorumluluklarımızı arttırmaktadır.
Dolayısıyla, çevreye olan saygı ve çevrenin korunması için sadece yasal zorunluluklar ve Avrupa Yeşil Mutabakatı gibi yaptırımların beklenmemesi gerektiğinin bilinciyle hareket etmekteyiz. Yine, Arkas Lojistik’in evrensel düzlemde kabul gören çevre politikalarına, yeşil lojistik anlayışına, sürdürülebilirlik ve verimlilik gibi konulara gösterdiği hassasiyeti, sektördeki büyük – küçük her firmanın da benimsemesi ve üzerine düşeni yapması gerektiğini düşünüyoruz.
Avrupa Yeşil Mutabakatı, Paris Sözleşmesi, IMO/ICAO gibi uygulamalarla gündeme oturan karbonla mücadele süreci lojistik sektörünü nasıl etkiledi?
Lojistik sektörü de ülkemiz için de büyük ve önemli bir pazar olan Avrupa’nın bu değişimine ayak uyduruyor. Avrupa Yeşil Mutabakatı son derece ciddiye alınıyor. 2021 yılında artan farkındalık 2023 yılında etkisini iyice artırmış ve ülkemiz lojistik sektörü de buna paralel hızlı çözümlere başlamıştır. Üreticilerimizin mallarını Avrupa’ya ihraç ederken dikkate almaları gereken karbon emisyonu ve sera gazı salınımı başta olmak üzere birçok çevresel etkilerini lojistik faaliyetleri ile de desteklemek zorunda kalacaklar. Bu durumda doğal olarak biz lojistik hizmet üreticileri de değişim ve dönüşümü yakalamak zorunda.
Yeşil lojistik kapsamında önümüzdeki sürece dönük hedef ve projeleriniz neler?
Arkas Lojistik’in büyüme stratejileri kapsamındaki yeni yatırımlarımız, bize uçtan uca lojistik yapma imkanı veriyor. Bu gücümüz, daha az enerji harcayarak, daha çevreci ve daha sürdürülebilir hizmetler sunmamıza yardımcı oluyor.
2022 yılı son çeyreğinde Arkas Lojistik Grubu bünyesinde kurulan Arkas Rail şirketimiz, demiryolu taşımacılığında hizmet vermek üzere 5 çevreci lokomotif yatırımı gerçekleştirmiştir.
Çevreci lokomotiflerimizin seferlerinin başlaması ile, Türkiye’nin önde gelen sanayi şehirlerinden yine Türkiye’nin en büyük limanlarına ithalat-ihracat konteynerlerini tarifeli seferler ile taşıma imkanı sağlayacağız. Lokomotiflerimize dair yatırım stratejilerimizde öne çıkan en önemli özellik, yatırımlarımızın tamamıyla çevreci olması. Sıfır karbon salınımı yapan elektrikli lokomotiflerimiz, eş zamanlı olarak dizel motora da sahip olduğundan, ileride elektrik bulunmayan demiryolu hatlarında veya elektrik hatlarında bir arıza oluşması halinde elektrik motorundan dizel motora geçerek taşımalara kesintisiz olarak gerçekleştirebilecektir.
Arkas Lojistik olarak, yeşil lojistiğin en temel destekçileri olduğunu düşündüğümüz dijitalleşmeye ve teknolojiye yatırım yapmaya da devam edeceğiz.