İntermodal taşımacılık modeline sahip olmayan birçok firma şu anda ciddi sıkıntılar yaşıyor.’ şeklinde konuştu. Salgının taşımacılık ve lojistik faaliyetlerine etkisini KargoHaber Dergisi için değerlendiren Ekiz, bu konuda şunları söyledi:
“Ülkemiz ekonomisine katma değer yaratan, ihracatın bel kemiğini oluşturan lojistik, küresel çaptaki koronavirüs salgınından en fazla etkilenen sektörler arasında yer alıyor. Tüm dünyayı etkisi altına alan salgın, sınır kapılarındaki kısıtlamalar nedeniyle karayolu taşımacılığını neredeyse durma noktasına getirdi. Sınır kapılarında kilometrelerce uzanan tır kuyrukları oluşuyor.
Bugün geldiğimiz noktada farklı taşıma modellerine sahip olmanın risk yönetimindeki etkisini ve sağladığı katkıyı yaşayarak görüyoruz. Bu zorlu dönemde intermodal, en az hasar alan taşımacılık yöntemi oldu. İntermodal taşımacılık modeline sahip olmayan birçok firma şu anda ciddi sıkıntılar yaşıyor.
Biz, 12 yıldır başarıyla sürdürdüğümüz intermodal taşımacılık modelimiz ile kara taşımacılığına alternatif getirebildik. İntermodal taşımacılıktaki deneyimimiz ile kesintisiz ve sorunsuz bir şekilde hizmet vermeye devam ediyoruz. İntermodal taşımacılık modelimizle müşterilerimizi neredeyse günlük denilebilecek belli aralıklarla tüm ülkelerdeki gümrük uygulamaları hakkında bilgilendirmeye başladık.”
Dağıtımı Aksatmadan Yürütüyoruz
Gümrük operasyonlarının ülkelerin aldığı önlemler doğrultusunda etkilenebildiğini belirten Ekiz, ‘Gümrük kapı girişlerinde artan kontroller nedeniyle kuyruklar ve gecikmeler yaşanabiliyor. Birçok ülkenin gümrüklerinde çalışan personel sayısını azaltması ve çalışma saatlerine limit getirmesiyle yapılan işlemler zaman alabiliyor.’ diyerek, aldıkları önlemler hakkında şu bilgileri verdi:
“Bu dönemde çalışanlarımızın ve müşterilerimizin güvenliği için aldığımız önlemleri en üst seviyeye çıkardık. İntermodal taşımacılık kapsamında; Türkiye’den çıkan yükleri Türk şoförlerimiz ve çekicilerimizle Yalova Terminali’mizde Ro-Ro’lara yüklüyoruz. Şoförlerimiz ve çekicilerimiz Yalova’da kalırken dorseleri, İtalya ve Fransa’ya gönderiyoruz. Ekol’ün Trieste Limanı’na (İtalya) gelen dorseleri burada trenlere yükleyerek; Köln, Ludwigshafen, Kalsruhe, Ostrava, Kiel gibi Avrupa’nın çeşitli şehirlerine dağılımını gerçekleştiriyoruz. Fransa’da ise Sete Limanı’na indirilen dorseleri trenle Paris’e ulaştırıyoruz.
Bu şehirlerde yüklerin söz konusu ülkelerin çekici ve şoförleri tarafından teslim alınmasını sağlayarak müşterilerimizin fabrikalarına, dağıtımını aksatmadan yürütüyoruz.
Koronavirüse karşı alınan önlemler kapsamında; her ülkenin şoförü ve çekicisini kendi sınırları içerisinde tutarak bulaşma riskini ortadan kaldırıyoruz. Tüm yükleme ve indirme noktalarımızda dorselerin dezenfekte işlemlerini büyük bir titizlikle gerçekleştiriyoruz.”
Salgın sürecinde özellikle uluslararası taşımacılıkta büyük düşüşler beklediklerini belirten Ekiz, “Ekol Lojistik olarak intermodal dağıtım sistemlerini kullanmamız ve krizin Türkiye'ye geç gelmesi sebebiyle mart ayı içerisinde daralmanın etkisini sınırlı oranda hissettik. Nisan ayı ile birlikte daralmanın etkisi yoğun olarak ortaya çıkmaya başladı. Hizmet verdiğimiz birçok sektörün faaliyet alanlarını durdurmasıyla uluslararası taşıma tarafında öngörümüz; iş hacimlerinin yüzde 40-50’ler civarında azalacağı yönünde.
Otomotiv ve tekstil sektörlerinde ciddi daralma görülürken, FMCG ve sağlık sektörlerinde ise dikkat çekici bir artış yaşanıyor. Online depolamada kapasitesini ikiye, üçe katlayan müşterilerimiz bulunuyor. Ancak bu artışlar offline depolamadaki yüzde yüz kapasite düşüşlerini maalesef karşılamaya yetmiyor.
Kapasitedeki bu azalmalar doğal olarak işlem hacim ve cirolarımızda olumsuz etki yaratıyor. Sektördeki artan maliyetler olumsuz etkiyi daha da derinleştiriyor.”
Mücadeleyi En Üst Noktaya Taşıdık
Çalışma ortamı ve çalışanların korunmasına ilişkin önlemler hakkında, ‘acil durum hareket planı ve senaryoları hazırlayarak çalışanlarımızla paylaştık’ diyen Ekol Türkiye Müdürü Arzu Akyol Ekiz, bu kapsamda ayrıntılı olarak şunları söyledi:
“Türkiye’nin yaşadığı bu zorlu süreçte işimizin başında durarak, elimizden gelenin en iyisini yapma gayretiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Koronavirüs salgınına karşı çalışanlarımızın ve müşterilerimizin sağlığını korumaya yönelik bir dizi önlemi hayata geçirdik. Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan açıklamalar doğrultusunda olası pandemi senaryoları oluşturarak, eylem planımızı hazırladık.
Öncelikle yüksek risk grubunda olan çalışanlarımız için, işyeri hekimlerinin onayı dahilinde evden çalışma duyurusu yaptık. Operasyondaki çalışanlarımız da idari izinli sayıldı. İş planları ve modelleri uygun olan beyaz yaka çalışanlarımız da 18 Mart itibariyle evlerinden çalışmaya başladı. Koronavirüs önlemleri kapsamında geçici bir süreyle ofis ve tesislerde zorunlu haller dışında ziyaretçilerin girişine kısıtlama getirdik.
Aldığımız tüm tedbirlere karşın tesislerde şüpheli bir vaka ile karşılaşıldığında yapılması gerekenlerle ilgili acil durum hareket planı ve senaryoları hazırlayarak elektronik posta yoluyla çalışanlarımızla paylaştık. Tesislerimizdeki operasyon ve idari binalardaki ofis çalışanlarımıza işyeri hekimleri tarafından “Koronavirüs’ten Korunma Yolları” konulu toolbox eğitimleri gerçekleştirdik. İşyeri hekimlerimizin yasal olarak verdiği iş sağlığı eğitimlerinin sonunda koronavirüs hakkında da bilgilendirme yapıldı. E-learning eğitimleri düzenlendik.
Koronavirüs ile mücadele kapsamında yemek ve çay molalarında da bir takım değişiklikler yaptık. Yemekhanelerde tabldot yemek düzeninden çıktık. Öğle yemeklerinde sandviç, soğuk içecek ve meyve dağıtımına başladık. Böylece yemek saatlerinde çalışanlarımızın birbirlerine virüs bulaşma riski ortadan kaldırılırken, yemekhanelerde yoğun bir şekilde toplanmaların da önüne geçmiş olduk.
Çalışanlarımızın ve müşterilerimizin sağlığı bizim için her şeyden önemli. Bu nedenle servis araçları ve tırların tamamı, yemekhaneler, kafeteryalar, toplantı odaları, eğitim salonları, soyunma odaları, mescitler, sürücü bekleme alanları/kafeteryaları ve sağlık birimleri nanoclear gümüş iyon teknolojisiyle belirli aralıklarla dezenfekte ediliyor. Servis ve tırlarda her sefer sonrasında dezenfektasyon çalışması yapılıyor.
Sürdürülebilirliği Sağlamak Önemli
Tüm bunların yanı sıra gümrüklü depo çalışanlarımız için, N95 tipi koruyucu maske ve tek kullanımlık eldiven temin ederek antrepo yöneticilerimize şüpheli durumlarda kullandırılmak üzere teslim ettik. Sürücülerimiz için, tıbbi maske ve eldiven temini yaptık. Sürücülerimize yönelik “Koronavirüsten korunmak için yapılması gerekenler” ve “Maske kullanımı” ile ilgili bilgilerin yer aldığı el ilanları hazırladık.
Ortak kullanım alanlarının dışında, virüs bulaşma riski olabilecek yeni alanlara el dezenfektanları yerleştirdik. Lavabolara el yıkama ve el dezenfektanı kullanım talimatları astık. Tesis girişlerindeki güvenlik kontrol noktalarına el dezenfektanı temin ettik.
Ekol bünyesinde gerekli tüm çalışma ve düzenlemeleri yaparak koronavirüs ile mücadeleyi en üst noktaya taşıdık.”
Arzu Akyol Ekiz, son olarak; “Dünya ve ülkemiz zor bir dönemden geçiyor. Bu süreçte hepimizin sabırlı olup, lojistik akışının devamlılığı için gerekli tüm sağlık önlemlerini alarak işimizi büyük bir titizlikle sürdürmemiz gerekiyor.
Tecrübemiz olmayan, farklı bir krizi hep birlikte yaşıyoruz. Öncelikle önemli olan bu süreci hep birlikte sağlıklı olarak atlatabilmemiz. Aynı problemleri yaşayan taraflar olarak sürdürülebilirliği sağlamak adına süreci; anlayış, birlik ve beraberlik mantığı ile çözüm odaklı olarak yürütmeliyiz.” şeklinde konuştu.