Avrupa piyasasınnın en çok satan pick up modeli olan Ford Ranger’in off road koşulları için yeni geliştirilen versiyonu Ford Ranger Fas’ta düzenlenen test sürüşleriyle tanıtıldı.
Aracı test eden gazetecilere sınır olarak sadece aracın limitlerinin konulduğu Süveyra çevresindeki okyanus kıyılarında ve kum tepelerinde gerçekleşen organizasyonda Ford'un 213 PS ve 500 Nm tork sağlayan 2.0 litrelik EcoBlue dizel motorunun Bi-turbo versiyonunu zorladık. Ford’un efsane modeli F-150 Raptor’da kullanılan yeni 10 vitesli otomatik şanzımanla gücün aktarıldığı Raptor’un yüksek hızlı arazi sürüşü ve her yere gitme kabiliyeti için optimize edilmiş bir Ford Performance ile desteklendiğini de söylemek lazım.
Başta ismi olmak üzere kardeşi Ranger’la benzerlikleri bulunsa da arazide 170 kilometre hıza ulaşabilen Raptor’un farklılılarının daha yüksek daha geniş olmasıyla sınırlı kalmadığını bu aracı yakından inceleyen herkes görebilir. Ancak çok farklı arazi koşullarında aracın verdiği güvenin sadece bükülmez bir sağlamlık olmadığını sürüşün her anında stabilitesini ve konforunu koruduğunu özellikle arka koltuk yolcuları için de en sarsıntısız deneyimlerden biri olacağını belirtmek gerek.
Şasi ve Süspansiyon
Arazide 170 kilometre hıza ulaşabilen aracın arazideki kendine güveninin en önemli dayanağı olan özel şasiye yakından bakıldığında güçlü şasi çerçevesinde arazi yarışlarında maruz kalınan yüksek darbelere dayanmak için yüksek mukavemetli, düşük alaşımlı çelikler kullanıldığını görüyoruz.
Güçlendirilmiş süspansiyon montaj noktaları yüksek hızdaki arazi etkilerini sönümlemek üzere geliştirilirken, Konum Duyarlı Sönümleme özelliğine sahip FOX amortisörleri, arazi kabiliyeti için aşırı koşullarda daha yüksek sönümleme kuvveti ve daha yumuşak koşullarda daha düşük sönümleme kuvveti sağlıyor. Yüksek performanslı 2,5 inç (63,5 mm) çaplı amortisörler, önündeki çıkıntılı amortisör kuleleri ile birlikte alüminyum üst ön süspansiyon kolları tarafından desteklenirken alüminyum alt süspansiyon kolları, daha ağır çelik parçaların yerini almış.
Yeni ayarlanabilir arka süspansiyon düzeneği, aksın çok az yanal hareketle yukarı ve aşağı hareket etmesini sağlayan entegre bir Watt bağlantısına sahip.Raptor’da ön amortisör hareketi yüzde 32, arka amortisör hareketi ise yüzde 18 arttırılmış.
Raptor, standart Ranger XLT ile karşılaştırıldığında 150 mm daha geniş tekerlek izi ve 51 mm daha yüksek sürüş konumuyla farklılaşıyor Tüm şasi ve süspansiyon modifikasyonlarının bir sonucu olarak, Ranger Raptor 1.873 mm yüksekliğe, aynalar hariç 2028 mm genişliğe ve 5.398 mm uzunluğa ulaşmış.
Daha Büyük Frenler
Arazi koşullarında yüksek hız vaat eden Raptor’un fren sistemleri de bu hızı kontrol edecek şekilde geliştirilmiş. Ön frenleme, standart Ranger pick-upa göre piston çapında yüzde 20'den fazla artırılarak 51 mm’ye çıkmış 332 mm'de 32 mm havalandırmalı disklerle ve çift pistonlu ön kaliperler ile gerçekleştiriliyor. Arka fren performansı ise 54 mm çapında bir arka kaliper ve 332 mm x 24 mm havalandırmalı disklerle artırılmış.Arazi tipi BF Goodrich 285/70 R17 lastikleri Ranger Raptor için özel olarak geliştirilmiş.
Fabrika Çıkışlı Yarışa Hazır Pick Up
Organizasyonda bir sunum yapan ve test sürüşlerinde bize eşlik eden Ford Ranger Raptor Baş Mühendisi Damien Ross, aracın limitleriyle ilgili bize cesaret veren isim oldu. Raptor’u işlevsel yeteneğinin ve gelişmiş sürüş özellikleriyle olağanüstü olarak değerlendiren Ross, bu aracın bayiden alınarak üzerinde hçbir değişiklik yapmadan arazide yarışlara çıkabilecek bir araç olarak tasarlandığını da sözlerine ekledi.
Zorlu koşullara için güçlendirilmiş süspansiyon sistemini 850 mm sudan geçme yüksekliği ile desteklediklerini söyleyen Ross, 32,5 derecelik yaklaşma açısı ve 24 derecelik kalkış açıları ile en iyi arazi geometrisini sunduklarını da sözlerine ekledi.
Ranger Raptor ayrıca arazideki engellere karşı için güçlü bir gövde altı koruması sunuyor. Yeni karter levhası, Ranger’ın standart motor ve transfer kasası alt korumaya ek olarak, yüzde 60 daha kalın - 2.3 mm kalınlığında yüksek mukavemetli çelikten yapılmış.
Altı Farklı Arazi Sürüş Modu
Ranger Raptor, sürücünün çok çeşitli arazi ve sürüş koşullarında kontrolü elinde turması için 6 Arazi Yönetim Sistemi (Terrain Management System) modunu kullanıma sunuyor.
• Normal mod - konfor, yakıt ekonomisi ve sürülebilirlik vurgusu
• Spor modu – daha hızlı tepkili yol sürüşü için daha duyarlı
• Çim / Çakıl / Kar modu - arazi kaygan ve düz olmayan yüzeylerde güvenli ve kendinden emin sürüşü sağlamak için
• Çamur / Kum modu - gevşek kum ve çamur gibi derin, deforme olabilen yüzeylerde optimum çekiş ve momentum için araç tepkilerini ayarlama
• Kaya modu - özellikle yumuşak kontrol edilebilirliğin önemli olduğu düşük hızlı kayalık alanlar için
• Baja modu - ünlü Baja çöl rallisinde sürücülerin ihtiyaç duyduğu gibi, yüksek hızlı arazi performansı için
Bütün bu modlar aracın 4x2H, 4x4H ve 4X4L seçeneklerine sahip dört çeker (4x4) sürüş sistemiyle birlikte çalışıyor .
Motor ve Şanzıman
Ford mühendisleri, yeni Ranger Raptor'un güçlü Bi-turbo 2.0 litrelik EcoBlue ve 10 ileri vitesli otomatik güç aktarımını, yüksek basınçlı ve düşük basınçlı turboşarjların 200 saat boyunca kımızı noktada çalıştırılması da dahil olmak üzere kapsamlı bir şekilde test ettikleri verilen bilgiler arasında. İki turboşarj, daha yüksek tork ve hızlı tepki için düşük motor devrinde seri halinde çalışırken daha yüksek devirlerde ise daha büyük düşük basınçlı turboşarj en yüksek gücü sağlıyor. 213 PS ile sınıfının en güçlü aracı olmamasına rağmen 500 Nm tork ve kusursuz bir uyumla çalışan şanzımanıyla sürekli güç isteyen uzun sürüşlerde dahi güç kaybı olmadan yolunuza devam edebiliyorsunuz.
Ford F-150 Raptor’un yanısıra markanın efsanevi modeli Mustang’in de kullandığı ve dayanıklılığı ve ağırlığı optimize etmek için yüksek mukavemetli çelik, alüminyum alaşımları ve kompozitlerin kullanıldığı 10 ileri otomatik şanzımanın kullanıldığı Ranger Raptor, düşük yakıt tüketimiyle de dikkat çekiyor.
Daha geniş oran aralığı, daha iyi ivmelenme, tepki süresini 8,9 litre / 100 km yakıt verimliliği ve 233 g / km CO2 emisyonu sağlayan araçta bulunan sürücü asistanı ve güvenlik teknolojileri arasında, Salınım Azaltma Fonksiyonu ve Treyler Sapma Kontrolü; Yokuş Başlangıç Yardımı; Yokuş İniş Kontrolü ve Yük Uyarlamalı Kontrol gibi teknolojilere sahip Elektronik Stabilite Kontrolü de kullanılmış.
Tasarım ve Diğer Özellikler
Dünyanın fabrikada üretilen ilk yüksek performanslı arazi aracı - Ford F 150 Raptor’dan esinlenen yeni bir ızgaraya sahip olan Ranger Raptor, çöl dayanıklılık performansı sunan ön tampona ve sahip. Gövdesinin etrafındaki hava akışını iyileştiren fonksiyonel hava perdesi kanallarıyla tampon derinliğine yerleştirilmiş sis farlarıyla dikkat çeken araçta kompozit ön çamurluklar, arazi kullanımından kaynaklanan hasarları azaltmak ve daha uzun süspansiyon ve büyük tekerlek hareketi sağlamak için tasarlanmış. Yine Ford F 150 Raptor’dan esinlenilen yan basamaklar, arazide taş sıçramasının aracın arkasına çarpmasını önlemek için özel olarak tasarlanmış ve kum, çamur ve kar için tahliye noktalarına sahip.
Maceracı özelliklerine rağmen Ranger Raptor bir iş aracı olmaya da devam ediyor. Arka tamponda 2500 kg kapasiteli entegre bir çeki demiri bulunan araçtaki iki ön kurtarma kancası iki tane de arka kurtarma kancası bulunuyor. 1.560 mm'ye 1.743 mm ölçülerindeki yükleme alanına açılan arka kapak kullanıcının kapağı kapatmak için kullanacağı gücü yüzde 66 oranında azaltan torsiyon çubuğu destekli Lift Assist Tailgate sistemine sahip.
8 inçlik dokunmatik ekran, SYNC 3 multimedya sistemi ve uydu navigasyon sistemi, anahtarsız çalıştırma, arka görüş kamerası, iki bölmeli elektronik klima, şeritte kalma asistanı gibi teknolojik özelliklere sahip olan Raptor’da yol konfor güvenliğini yükselten acil fren sistemini de sağlayan çarpışma öncesi asistanı, cruise control, akıllı hız asistanı ve hız levhası tanıma gibi teknolojiler de bulunuyor.