Global Pazardaki Krize Rağmen Türkiye Hava Kargo Pazarı Yükseliyor

Türk hava kargo sektörü Avrupa’daki krize ve global hava kargo taşımacılığındaki durgunluğa rağmen büyüyor.

Diğer ulaştırma türlerine göre çok daha hızlı ve güvenli bir taşıma türü olarak görülen ve diğer taşıma modları ile olan rekabetinde de bu avantajı kullanan hava kargo sektörü, 2014 yılında uluslararası yük taşımacılığı yüzde 4,8, yurtiçi uçuklarda yük taşımacılığı ise yüzde 2,8 artı.

Global ekonomik kriz sebebiyle 2008 senesinde 26.1 milyar dolar zarar ve 2009 senesinde 4.6 milyar dolar zarar eden havayolu sektöründe toplam net kar son dört senedir artıyor. Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) verilerine göre 2014 yılının tamamında havayolu ile yük taşımacılığı talebi yüzde 4,5 büyüdü. 2014 yılında uluslararası yük taşımacılığı yüzde 4,8, yurtiçi uçaklarda yük taşımacılığı ise yüzde 2,8 artış gösterdi.

Aralık ayına bakıldığında ise global havayolu yük taşımacılığı 2013'ün aynı ayına yüzde 4,9 arttı, Uluslararası uçuşlarda yük taşımacılığı ise yüzde 5,1 yükseldi. Aralık ayında Asya-Pasifik'te yük trafiği yüzde 5,9, Kuzey Amerika'da yüzde 2,8 artarken, Ortadoğu'da ise artış oranı yüzde 11,3'ü buldu. Latin Amerika'da havayolu yük taşımacılığına talep ise yüzde 4,5 düştü.

Kargo sektöründe yüzde 4.5’lik büyüme bekleniyor

IATA tahminlerinin arkasındaki ana etmenler havayolu taşımacılığında maliyetlerin neredeyse yüzde 30’unu oluşturan yakıt fiyatlarında geçtiğimiz sene Haziran ayından bu yana yüzde 60’lık bir düşüşün gerçekleşmiş olması; global büyüme beklentilerinin önceki yıla göre daha yüksek olması, yolcu sayısında artış beklenmesi ve kargo sektöründe yüzde 4.5’lik büyüme bekleniyor.

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) verilerine göre 2014 senesinde gerçekleşen toplam uçuş sayısı 33.4 milyon, toplam yolcu sayısı ise 3.31 milyardı. 2014 senesi bu veriyle son on yılın ortalaması olan yüzde 5.6’dan daha yüksek bir artış göstermiş oldu. Küreselleşen ekonominin getirdiği artan seyahat ihtiyacı ve teknolojik gelişmeler sebebiyle havayolu sektöründe önümüzdeki senelerde büyüme bekleniyor. IATA 2015 senesinde küresel havayolu trafiğinde yüzde7’lik, kapasitede yüzde 5.5, toplam gelirde ise yüzde 4.3’lük büyüme bekliyor.

Hava kargoda global pazara göre büyümede üstün bir performans gösteren Türkiye, lojistik sektörünün gelişmesi açısından altyapı yatırımlarının hayati öneme sahip olduğunu görerek bu alanda da büyük bir atılım içinde. Bu kapsamda bir yandan mevcut havaalanlarındaki kargo tesislerinin genişlemesine yönelik çalışmalar sürdürülürken, diğer yandan da 3’üncü Havalimanı gibi dev projeler hayata geçiriliyor. 4 ayrı terminal binası yapılması planlanan havaalanının özellikle hava kargo uçuşları için Türkiye’nin bir merkez haline getirilmesine önemli bir katkı sunması bekleniyor.

Devlet Hava Meydanları Genel Müdürlüğü (DHMİ), tarafından açılanan verilere göre, 2015 Mayıs sonu itibariyle Türkiye genelinde havada gerçekleşen yük trafiği 270 bin 221 ton oldu.

2014 yılın ilk 5 ayına göre, bu yılın aynı döneminde hizmet verilen toplam uçak trafiği (üstgeçişler dahil) yüzde 8,1 artışla 664 bin 663, toplam yolcu trafiği (direkt transit dahil) yüzde 7,9 artışla 63 milyon 570 bin 641, yük (kargo+posta+bagaj) trafiği ise yüzde 4,4 artışla bir milyon 83 bin 481 tona ulaştı.

Havayolu sektörü küresel çapta teknolojik gelişmeler sebebiyle artan kapasite, yolcu sayısında artış ve artan seyahat ihtiyacı sebebiyle gelişmekte olan bir sektör. 2014 senesinde küresel çapta yolcu sayısında artış yüzde 5.9 olarak kaydedildi ve son on yılın ortalaması olan yüzde 5.6’dan daha yüksek bir artış göstererek sektördeki büyüme potansiyelinin altı çizmiş oldu. 2014’te 19.90 milyar dolar olan net kar 2015 senesinde IATA tarafından 25 milyar dolar seviyesinde tahmin ediliyor.

Türkiye’de de son yıllarda gelişmekte olan ülkelerden ve yolcu ve uçuş trafiğinde gelişimi en yüksek seviyede olacağı öngörülen Ortadoğu bölgesi ile konumu açısından bağlantılı olduğundan havayolu sektöründe önemli gelişmeler beklentileri artıyor.

Bu konudaki görülerini bildiren Türk Hava Yolları Kargo Başkan Yardımcısı Halit Anlatan, Turkish Cargo olarak 2014 yılını yüzde 1’lük büyüme ile kapattıklarını ifade etti.

2008’de yaşanan küresel mali krizle birlikte birçok ülkede yaşanan ekonomik sıkıntı ve dünya ticaret hacminin zayıflamasından ötürü hava kargo taşımacılığının 2013 yılına kadar durgun bir dönem geçirdiğini belirten Alatan, bu dönemde dünya hava kargo taşımacılığının ortalama büyüme oranı yüzde 1.7 seviyesinde gerçekleşirken, 2013 yılının ilk çeyreğinden sonra dünya hava kargo trafiğinin tekrar canlandığını ve bu yükselişin 2014 yılında da devam ettiğinin altını çiziyor.

Özellikle Türkiye’nin havayollarında gerçekleştirdiği hızlı büyümenin Türkiye’yi bölgesel bir güç haline getirdiğini açıklayan UPS Türkiye Genel Müdürü Ufku Akaltan ise,  Türkiye’de hava kargo sektöründeki firmalar sadece Türkiye'den başka ülkeye ya da başka ülkeden Türkiye’ye mal taşınmadığını, bu da hava kargonun daha fazla genişleyeceği anlamına geldiğini kaydetti.

Türk Hava Yolları Kargo Başkan Yardımcısı Halit Anlatan: “Türkiye’deki ihracat ve ithalat rakamlarındaki dalgalanmaların aynı trendde hava kargoyu etkilediğini söyleyemeyiz”
 

Hava kargo pazarının genel gidişatını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Genel olarak tonajlar ümit verici ancak gelirler gittikçe düşüyor.

2014 yılını değerlendirir misiniz? Pazar global ölçekte nasıldı, Türkiye’de neler oldu ve firma olarak nasıl rakamlara ulaştınız?

2008’de yaşanan küresel mali krizle birlikte bir çok ülkede yaşanan ekonomik sıkıntı ve dünya ticaret hacminin zayıflamasından ötürü hava kargo taşımacılığı 2013 yılına kadar durgun bir dönem geçirmiştir. Bu dönemde dünya hava kargo taşımacılığının ortalama büyüme oranı yüzde 1.7 seviyesinde gerçekleşirken, 2013 yılının ilk çeyreğinden sonra dünya hava kargo trafiği tekrar canlanmış ve bu yükseliş 2014 yılında da devam etmiştir. IATA verilerine göre 2014 yılı hava kargo ticareti, 2013 yılına göre yüzde 4.5 oranında büyüyerek başarılı bir yıl geçirmiştir. Turkish Cargo olarak 2014 yılının ilk 6 ayını geçen yıla oranla yüzde 21 gibi yüksek bir büyüme oranıyla geçirirken, 2014 yılını yüzde 14’lük büyüme ile neticelendirmiş bulunmaktayız.

2014 yılında ağırlık verdiğiniz yatırımlar neler oldu?

71 bin m²’lik, yıllık 1,2 ton kapasitelik yeni depomuz ve yeni IT altyapımız (COMIS).

Türkiye’de ithalat ve ihracatta gözlenen artış hava kargo taşımacılığında nasıl bir etki yaratıyor?

Hava kargo pazarı genel anlamda bütün lojistik sektöründe yüzde 1’lerin altında bir paya sahiptir. Bunun yanında zaman hassas ve özellik kesbeden, katma değerli kargolar hava kargoyu tercih ediyor. Bu iki temel durum göz önünde bulundurulduğunda, ülkemizin ihracat ve ithalat rakamlarındaki dalgalanmaların aynı trendde hava kargoyu etkilediğini söyleyemeyiz. Örneğin 2015 ilk çeyreğinde TİM verilerine göre ihracat rakamlarımız geçen seneye kıyasen negatif büyüme gösterse de hava kargo pazarı yüzde 8 dolaylarında büyüme göstermiştir. Sonuç olarak, bilhassa teslimi noktasında zaman hassas veya katma değerli ürün ihracatındaki/ithalatındaki değişim doğal olarak hava kargo taşımacılığını doğrudan etkilemektedir.

Günümüzde ekonomik ve teknolojik gelişmeler, krizler, rakiplerin ve pazarın yapısı gibi değişkenler hava kargo taşımacılığını nasıl etkiliyor?

Doğrudan etkiliyor; kapasite artışı ve ekonomik dalgalanmalar beklenmedik gelir düşüşlerine ve pazar kayıplarına yol açabiliyor.

Devletin Hava kargo taşımacılığının geliştirilmesi için neler yapılması gerekiyor?

Hava kargo lojistik sektöründe zamana duyarlı kargoların öncelikli taşındığı bir sektör olması münasebetiyle, devletin özellikle ihracatımızı olumlu yönde etkileyecek gümrük süreçlerinde ciddi kolaylaştırmalara, iyileştirmelere gitmesini önemli görüyoruz. Gelişmiş ülkelerin hemen birçoğunda uygulanan ‘bilinen gönderici’ (known shipper) statüsündeki ihracatçıların ve bu tür müşterilerle çalışan acentelerin gümrük ve hava kargo operasyon süreçlerinde kayda değer avantajları var. Aynı şekilde ülkemizde de ihracatçıların yüksek hızda işlem yapabilecekleri kolaylıkların sağlanması gerekir. Bunun yanında 3’üncü havalimanı projesiyle ülkemizin dünya hava kargo trafiğinde önemli bir merkez (hub) olacağı öngörümüzle, transfer kargolara da yine hızlı geçiş kolaylıklarının sağlanması çok faydalı olacaktır. Yani genel hatlarıyla, hava kargo işlem ve operasyonlarının ihracatçılar, acenteler ve tabii ki taşıyıcı havayolları için kolaylaştırılması ülkemizin hava kargo taşımacılığında büyük faydalar sağlayacaktır.

Ayrıca havalimanları yakınındaki serbest bölgelerin daha aktif olması gerekmektedir.

Sizce havayolu taşımacılığının tercih edilmesindeki temel unsurlar neler?

Hız ve güvenlik en önemli iki faktördür.

Hava Kargo Taşımacılığında büyüyen alanlardan biri de proje taşımacılığı. Firma olarak proje taşımacılığındaki yerinizi nasıl değerlendiriyorsunuz? 2014’te ne tür projelere imza attınız?

Fatih tablet projesini taşıdık, bunun dışında yine ülkemiz adına yurtdışında yürütülen projelerde ön ayak olmaya çalıştık.

Yeni güzergahlarınız, yeni ülke ve hizmetleriniz var mı?

Hanoi kargo uçağımız başladı, Lahor’a uçuyoruz, yine charter bazlı Saraybosna’dan gelen et tasımalarımız var.

2015 yılı hedefleriniz nelerdir, yatırımlarınızdan söz eder misiniz?

Tonajda yüzde 16, gelirde de yüzde 12 civarında büyümek,  IT yatırımımızı bu sene tamamlıyoruz.

UPS Türkiye Genel Müdürü Ufku Akaltan: “Hava kargo pazarı halen hızlı bir şekilde büyümeye devam ediyor ve bu büyüme Türkiye’de de hissedildi”


Hava kargo pazarının genel gidişatını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Globalleşen dünya, gelişen teknoloji, dünya ticaretinde ürün çeşitliliğinin artmasına paralel olarak rekabetin şiddetlenmesi ve iş süreçlerinin hızlandırılması açısından havayolu kargo taşımacılığının giderek daha fazla tercih edilmesini sağlıyor. 

Havayolu ile uluslararası yük taşımacılığı Şubat ayında yüzde 12,7 arttı. Uluslararası Hava Taşımacıları Birliği (IATA) verilerine göre global havayoluyla yük taşımacılığı piyasalarında Şubat ayında taşınan yük hacmi keskin artış gösterdi.

Kilometre başına taşınan yük miktarı Şubat ayında yüzde 11,7 artarken, uluslararası uçuşlarda artış oranı yüzde 12,7 olarak gerçekleşti. Mart ayında Kilometre başına taşınan yük miktarı ise 12,2 arttı.

Türkiye, hava kargo faaliyetlerinde giderek büyüyor. (DHMİ) Genel Müdürlüğü verilerine göre Türkiye geneli havalimanlarında geçen yıl 2 milyon 866 bin ton olan yük hareketinin bu yıl 2 milyon 900 bin tona, gelecek yıl 3 milyon 3 bin tona, 2017'de ise 3 milyon 205 bin 941 tona yükselmesi bekleniyor.

Özellikle Türkiye’nin havayollarında gerçekleştirdiği hızlı büyüme Türkiye’yi bölgesel bir güç haline getirdi. Türkiye’de hava kargo sektöründeki firmalar sadece Türkiye’den başka ülkeye ya da başka ülkeden Türkiye'ye mal taşımıyor. Aynı zamanda dünyanın pek çok ülkesi için de taşıma yapıyor, bu da hava kargonun daha fazla genişleyeceği anlamına geliyor.

2014 yılını değerlendirir misiniz? Pazar global ölçekte nasıldı, Türkiye’de neler oldu ve firma olarak nasıl rakamlara ulaştınız?

Dünya genelindeki birkaç yıllık durgunluğun ardından hava kargo 2013’ün ikinci çeyreğinden itibaren yeniden büyümeye başladı ve 2014 yılında büyümede büyük bir artış sağlandı. Hava kargo pazarı halen hızlı bir şekilde büyümeye devam ediyor ve bu büyüme Türkiye’de de hissedildi.

2014 yılında Türkiye hava kargo pazarında dünya ortalamasından 10 kat hızlı bir şekilde büyüme gerçekleştirdi ve bir önceki yıla göre havayolu ile taşınan yük miktarı yüzde 15,1 arttı. Türkiye’nin Doğu Avrupa, Orta Asya, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'ya kolay erişim imkanı sağlayan avantajlı coğrafi konumu ülkenin, bölgede bir üs işlevi görmesini sağlamaktadır. Türk hava kargo sektörü 3’üncü havalimanının açılmasıyla da büyük bir hareketlilik ve büyüme kazanacak ve Türkiye Asya ve Avrupa’daki önemli ‘hub’lardan biri konumuna gelecektir.

UPS olarak dünya çapında 400 bine yakın çalışanımızla 220’den fazla ülke ve bölgede Türkiye’de ise 81 ilde, ekspres paket ve kargo taşımacılığı, tedarik zinciri çözümleri, gümrükleme ve depolama hizmetleriyle lojistik sektörünün öncü şirketlerinden biriyiz. 500’ün üzerinde uçağımız ve 100 bin civarındaki kara araçlarımız ile büyük bir ulaştırma ağına sahibiz. UPS, dünya çapında birbiriyle bağlantılı 900’e yakın hava ve deniz operasyon tesisi işletiyor. Dünya üzerindeki hemen hemen tüm havalimanlarında hizmet veriyoruz.

Sunduğumuz kapsamlı havayolu taşımacılık hizmetleriyle dünya çapında günde 3 bin tonun üzerinde kargo taşıyoruz.  Aynı zamanda UPS’in üstün teknolojik ürünleri ve çözümleri sayesinde de müşterilerimize yüksek seviyede görünürlük ve takip imkanı sağlıyoruz.

Müşterilerimiz, UPS bünyesinde geliştirilmiş WorldShip, Quantum View ve İnternet Shipping gibi gönderi ve takip çözümleri sunan yazılımlar ile hem yurt dışı gönderilerinin gönderi süreçlerini takip edebiliyorlar hem de gönderileri üzerinde kontrole sahip olabiliyorlar.

2014 yılında, küçük paket segmentimizde dünya çapında 4,6 milyar paket ve zarf teslimatı gerçekleştirerek, 58,2 milyar dolar küresel gelir elde ettik. Hava, deniz ve kara taşımacılığını kapsayan tedarik zinciri çözümleri segmentimizde ise 9.4 milyar dolar küresel gelir elde ettik.

2014 yılında ağırlık verdiğiniz yatırımlar neler oldu?

2014 yılında şirket tarihindeki en büyük tesis yatırımlarımızdan olan Köln/Bonn Havaalanı’ndaki hava aktarma merkezimize yaptığımız 200 milyon dolarlık genişletme çalışmalarımızı tamamladık. Burası dünya çapındaki en büyük ve en modern tasnif tesislerinden biridir. Avrupa'ya giden ya da Avrupa'dan çıkan tüm gönderiler, Köln'den aktarılmaktadır. Bu aktarma merkezi Türkiye ve Avrupa’yı 220 ülkeye bağlıyor. Özellikle Türkiye'den Avrupa'ya ve dünyanın diğer taraflarına giden, zamanı, günü belirli paketlerin yerine eksiksiz ve zamanında ulaştırılabilmesinde bizim için çok önemli bir rol oynuyor. Türkiye'de KOBİ'ler olsun, diğer büyük müşterilerimiz olsun gönderilerini zamanında yerine ulaştırılmasında büyük yardımı oluyor.

2014 yılı Şubat ayında İngiltere merkezli yenilikçi sağlık hizmeti lojistik şirketi Polar Speed’i satın aldık. 2014’ün son ayında ise UPS sağlık sektörüne yönelik yatırımlarına bir yenisini daha ekledi. Avrupa’daki lider sağlık hizmeti tedarik zinciri Poltraf’ı satın alarak, sağlık hizmetleri ağını güçlendirmeye devam ediyor. 

Burada soğuk ve sıcaklığı kontrol edilebilir sağlık ürünlerinin dağıtımını ve depolanmasını sağlayan şirketlere yatırım yapmış olduk; bu alan bizim için çok önemli. Doğrudan bizim o yüksek kaliteli ürünlerimizle bağdaşan sağlık sektörünün de ihtiyacı çok hassas, yüksek standartlar bekliyorlar, ihtiyacımız o yöndeydi, o 2 alımı yapmış olduk. Bu gibi devamlı olarak alım fırsatlarına bakıyoruz.

Bu yatırımlar devam ediyor ve şirketin nerede büyümek istediği ve nerede o stratejik portföyünde bir fırsat olacağını düşünüyorsa, onları biz kendimiz geliştirmektense hızlıca müşterilerimize sunabilmek için satın alıyoruz.

Türkiye’de ithalat ve ihracatta gözlenen artış hava kargo taşımacılığında nasıl bir etki yaratıyor?

İthalat ve ihracattaki artış ya da azalma, ekonomik güçlenmeler ya da belirsizlikler, jeopolitik avantajlar ya da riskler, bunların hepsi yalnızca hava kargo taşımacılığını değil lojistik sektörünü doğrudan etkileyen faktörlerdir. Bunlardan herhangi birinin yarattığı negatif etki lojistik sektörüne de olumsuz olarak yansımaktadır.

Devletin Hava kargo taşımacılığının geliştirilmesi için neler yapılması gerekiyor?

Gümrük mevzuatı, kısıtlamalar ve gerekli altyapı yatırımları sektörün sıkıntıları olarak özetlenebilir. Şu bir gerçek ki ülke yetkilileri lojistik sektörünün ülke ekonomisi için ne kadar önemli olduğunun farkında ve bu kapsamda yatırımlarına devam ediyor. 3’üncü köprü ve  havalimanı buna en güzel örnek. Seçim arifesinde birçok siyasi parti yeni projelerini anlatıyor ve bu projelere baktığımızda çoğunda Türkiye’nin ve lojistik sektörünün gelişimi için projeler yer alıyor. Bu da sektörün ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.

Sizce havayolu taşımacılığının tercih edilmesindeki temel unsurlar neler?

Varolan ve yeni pazarlara hızla girebilme, stok ve depolama maliyetlerinin azaltılması, raf ömrü kısa olan ürünlerin zaman kaybetmeden satışa çevrilebilme imkanı havayolu taşımacılığının tercih edilmesindeki temel unsurlar olarak sıralanabilir.

Yeni güzergahlarınız, yeni ülke ve hizmetleriniz var mı?

2014’te, müşterilerimizin acil paletli yurtdışı gönderi ihtiyaçlarını karşılayabilmek için, ürün seçeneklerimize para iade garantili Worldwide Express Freight hizmetini ekledik.

Müşterilerimiz, UPS’in küresel hava taşımacılık ağı içerisinde bir paket gönderme rahatlığıyla 70 kg’ı aşan paletli gönderileri Türkiye’den birçok ülke ve bölgeye gönderebilmeye başladı. Bu hizmetimiz, Avrupa’daki çoğu ülkeye bir sonraki iş günü içinde teslimat imkanı sağlıyor.  Özellikle endüstriyel üretim, otomotiv, ileri teknoloji ve perakendecilik alanlarında faaliyet gösteren firmalar için büyük değer yaratıyor.

2015 yılı hedefleriniz nelerdir, yatırımlarınızdan söz eder misiniz?

UPS olarak Türkiye ile ilgili stratejimiz ve hedeflerimiz, global planlarımızla paralel ilerliyor. Tüm segmentlerde işimizi büyütmek istiyoruz. UPS, Avrupa’nın dört bir yanındaki müşterilerine daha iyi hizmet verebilmek, kendi güçlü yanlarını daha da arttırmak ve mevcut pazar trendlerinden tam olarak fayda sağlamak üzere ulaştırma ağına, ürünlerine, teknolojisine ve çalışanlarına yatırım yapmaya bu yıl da devam edecek. Global ticareti kolaylaştıran bir şirketiz ve teknoloji kaçınılmaz bir şekilde sağladığımız her hizmeti etkiliyor. UPS olarak müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılayabilmek için her yıl teknolojiye 1 milyar dolar yatırım yapıyoruz, bu yatırımlar 2015 yılında da devam edecek.

15. Atlas Lojistik Ödülleri Sahiplerini Buldu
Ekol Uluslararası Taşımacılık Artık DFDS Oldu
Gebrüder Weiss, logitrans'ta Lojistik Çözümlerini Paylaşacak
Ekol Transport Satışı Gerçekleşiyor
MRLlog Filosu, 50 Yeni Renault Trucks Çekiciyle Güçleniyor
Lalamove Türkiye’de Faaliyete Başladığını Duyurdu