GPS Buddy Türkiye Pazarında

TAŞIMACILIK ve lojistik sektörüne araç takip ve filo yönetim sistemleri sunan Hollandalı GPS Buddy, Türkiye pazarında da faaliyet göstermeye başladı.

Tüm dünyada 140 bin araç tarafından kullanılan GPS Buddy, Türkiye’deki taşımacılık ve lojistik firmalarına kaliteli ve ekonomik hizmet vermeyi hedefliyor. GPS Buddy Türkiye Firma Sahibi ve Genel Müdürü Serkan Ardahanlı, Satış ve Pazarlama Koordinatörü Murat Güzel ile Mali İşler Koordinatörü Hakan Kıraç sundukları ürünler ve hizmetler ile şirket hedeflerini KargoHaber Dergisi’ne anlattılar.

> GPS-Buddy’nin faaliyet alanı ve verdiği hizmetler hakkında bilgi verir misiniz?

- Serkan Ardahanlı: GPS-Buddy, 1992 yılında Hollanda Kraliyet Ailesi’nin güvenliği için kurulmuş. Daha sonra devletin diğer birimleri de güvenlik açısından GPS Buddy’i kullanmaya başlamış.

Garmin ile dünyada Golden partnerlik, Belçika’nın başkenti Brüksel’de tamamı Dell marka serverlerle yaklaşık 40 milyon Avro değerinde yatırım yapılmış olması,  Level3 güvenlik sistemi ile veri koruması yapılması GPS-Buddy’nin standartlarıdır.

Halen Avrupa’nın 34 ülkesinde, Güney Afrika’da ve Amerika kıtasında toplam 140 bin araç takip edilip, anlık veri alış verişi yapılmakta, her an yaklaşık 4 bin firma ile raporlama, karşılıklı yazışma ve araç takibi konusunda bilgi alışverişi sürdürülmektedir.

 

> Türkiye’de ofis kurma ve Türk taşımacılık ve lojistik sektörüne hizmet sunma fikri nasıl ortaya çıktı?

- Serkan Ardahanlı: Aile şirketi olarak  23 yıldır Hollanda’da lojistik sektöründeyiz. GPS-Buddy’in de 10 yıldır müşterisiyiz. 2007 yılında firmanın sahipleri ile bir akşam yemeği yerken, Türkiye için ofis fikri doğdu. Espri ile başlayan görüşmeler, 2008 yılı Ağustos ayında Türkiye’de yatırım kararı verilerek, ciddiye bindi. İzinlerin alınması ile de 2009 Mart ayı itibariyle faaliyetimize başladık.

> Firmanızın Hollanda’daki merkezi Türkiye pazarına nasıl bakıyor? Türkiye pazarı için şu ana kadar ne gibi yatırımlar ve hazırlıklar yaptınız? Yıl sonuna kadar ve önümüzdeki yıl yapacağınız yatırımları ve çalışmaları anlatır mısınız?

- Murat Güzel: Tabiki Türkiye’nin Avrupa’nın en büyük filosuna sahip olması, Türkiye pazarına çok ciddi bakmamıza neden oldu. Türkiye’ye geç gelmemizin sebebi ise maalesef Türkiye’deki altyapının ancak oturmuş olması ve GPS haritalarının yeni kullanılabilir hale gelmesidir. Garmin’in dünyadaki partneri olmamız, özellikle harita konusunda hassas olmamızı sağlıyor. 2009 yılı başında Belçika’daki ana server’larımız, Türkiye’ye uygun hale getirildi. Türkçe yazılım eklendi ve Türkiye’deki firmaların hassas olduğu yakıt ve römork takibi konusunda detay çalışmalar yapıldı. Bu bağlamda Türkiye’de tanınırlık aşamasında sektörün en büyük teknoloji fuarı olan CEBIT 2009’da 7. holde misafirlerimize neler yapabileceğimizi göstereceğiz.

> Ciro, hedef kullanıcı sayısı ve karlılık açısından bu yılı nasıl tamamlamayı planlıyorsunuz?

- Hakan Kıraç: 2009 yılının başlarında Türkiye’de faaliyet göstermeye başlamamız nedeniyle öncelikli hedefimiz bilinirliliği sağlamaktır. Dolayısıyla, 2009 ve 2010 yılı bütçesi içerisinde karlılığı düşünmüyoruz. Planlarımızı 2009 için değil, önümüzdeki 10 yıl için yapmaktayız. Yurtiçi ve yurtdışına çalışan her bir firma, bizim  için hedef müşteri grubundadır.

> Global ekonomik kriz, sizin işlerinize ne ölçüde yansıdı?

- Hakan Kıraç: Global kriz sektöre girmemizi çok daha hızlı sağlıyor aslında. Firmaların artık her detayı hesaplamaları nedeniyle ürünümüz daha çok tercih edilmektedir.

 

> Kriz döneminde firmalar araç takip ve filo yönetim sistemlerine ne ölçüde yatırım yapıyor? Firmaları bu konuda sizin sunduğunuz argümanlar mı yoksa pazar şartları mı böyle bir yatırıma teşvik ediyor?

 

- Serkan Ardahanlı: Firmalar özellikle böyle sıkıntılı zamanlarda yatırımı kısıp eldeki sistemlerle idare etmeye çalışıyorlar. Mevcutta kullandıkları sistemlere ciddi yatırımlar ve hizmet bedelleri ödedikleri için yeni bir sistemi ince eleyip sık dokuyarak alıyorlar. Bu nedenle biz de firmaların ödediği hizmet bedelinin yarısından az bir ücrete çok daha detaylı hizmet veriyoruz. Bunun sonucunda sektördeki firmalar çok daha az bir maliyetle çok daha iyi bir sistemi kullanmış oluyorlar.

 

> Bu dönemde sizin sunduğunuz sistemi kullanmaya başlayan firmalara özetle ne gibi avantajlar ve fırsatlar sağlamış oluyorsunuz?

- Murat Güzel: Sektördeki firmaların yakıt takibini yapamıyor olmaları ve takip sistemleri satan firmaların talep ettiği ekstra hizmet bedelleri maliyetlerini ciddi derece de etkileyen kalemlerdir. Biz bu konuda firmalara ciddi tasarruf  sağlıyoruz. Yakıtın anlık değişmesi, araçların anlık yerlerinin takibi, şoförle yazışma, şoföre görev gönderimi, kablosuz römork takibi, frigo taşımacılığı için kablosuz ısı takibi, raporlamalar (Firmalar kendileri 1,5 yıl, bizden ise 5 yıl öncesine kadar alabiliyorlar) güvenlik gibi sayısız hizmeti, sınırsız olarak ve sabit ücret garantisiyle sunuyoruz. Dolayısıyla firmalar araçlarını yurtdışına gönderdiğinde ne kadara mal olacağını artık rahatlıkla hesaplayabiliyorlar.

 

> GPS-Buddy’nin bayrağını Türkiye’nin komşu ülkelerinde ve Türk Cumhuriyetleri’nde de dalgalandırmayı düşünüyor musunuz?

- Serkan Ardahanlı: GPS-Buddy’nin Türkiye’ye ofis açmasının en büyük nedeni, Türkiye’nin konum itibariyle köprü vazifesi görmesidir. Tabiki Türk Cumhuriyetleri’ne ve Ortadoğu ülkelerine açılacağız. Bu nedenle ikinci büyük server kurulumunun Türkiye’de yapılması konusunda önemli adımlar attık. Tek sıkıntımız özellikle İran, Irak gibi ülkelerin bizdeki kadar teknolojik altyapısının olmaması. Bu konuda hakikaten Türkiye dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer almaktadır.

 

> Taşımacılık ve lojistik şirketlerinin sizin sunduğunuz ürün ve hizmetleri alması için sisteminizin hangi avantajlarını ve farklılıklarını onlara anlatıyorsunuz?

- Murat Güzel: Uluslararası takip sistemi kullanan firmaların dikkat ettikleri hususlar içinde en önemlisi maliyet. Bu konuda bizi tercih etmelerinin sebebi tüm hizmetlerimizin sınırsız ve sabit fiyat garantisi ile sunulmasıdır. Sistemimizin bir diğer özelliği ise eklenen aksesuarların da hizmet bedelinin içinde olmasıdır.

 

> Şirketi kurduktan sonra bugüne kadar yaptığınız çalışmaları özetlerseniz ortaya nasıl bir sonuç çıkar? Bundan sonraki yol haritanız nasıl olacak?

- Serkan Ardahanlı: GPS-Buddy Türkiye olarak  izinlerimizi alıp araştırma yapmaya başladığımızda gördük ki müşterilerimiz anlaşma yaptıktan sonra hemen montaj yapılmasını istiyorlar. İlk iş olarak ciddi bir stok yaptık. Daha sonra personelimizi eğitim için Hollanda’ya gönderdik. Bu arada izinlerimiz ve ürünlerin Türkiye’ye adaptasyonunu bitirdik. Dolayısıyla sağlam bir altyapımız var. Artık sistem olarak Türkiye’de yaklaşık 100 bin aracı aynı anda takip edecek sistem ve personel altyapısına sahibiz. Tabiki hazırız diye oturmuyoruz. Her gün sistem ile ilgili değişiklikler ve eklemeler yapıyoruz. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde Türkiye’de neredeyse her araç takip edileceğini düşünürsek; evet, biz hazırız.

 

> Sisteminizi sunarken hangi firmalar ile tedarik ve işbirliği anlaşmaları yapıyorsunuz?

- Murat Güzel: Navigasyon’da dünyada 1 numara olan Garmin Golden partnerimiz. Ayrıca, uluslararası lojistik için dünyada iletişim adına yine 1 numara olan KPN ile de partneriz. Yurtiçi’nde de müşterilerimize daha iyi hizmet vermek adına Vodafone ve finansman bölümünde de Denizbank ile çalışıyoruz. Diğer bütün aksesuarlarımız ise firmamızın İtalya’daki fabrikasında  üretilmektedir.

 

> Filosunda GPS-Buddy’nin sunduğu sistemi kullanmak isteyen bir taşımacılık şirketi araç başına ne kadarlık bir yatırım yapması gerekiyor? Bunun ödeme ve finansman koşulları hakkında neler söyleyebilirsiniz?

- Hakan Kıraç: Şu anda pazara sunumunu yaptığımız sistemin araç başına yatırım bedeli 800 Avro’dur. “Standart paket” olarak adlandırdığımız sisteme ulaşmak için ise, araçla haberleşmek için navigasyon cihazı da ilave edilmek suretiyle toplam bedel bin 200 Avro’ya ulaşmaktadır. Bu bedeli de Denizbank vasıtasıyla 48 aya kadar taksitlendiriyoruz. Ayrıca, hizmet bedelimizde “sınırsız ve sabit” olmak kaydıyla aylık 39 Avro’dur.

 

> Orta ve uzun vadedeki hedefleriniz nelerdir?

- Serkan Ardahanlı: Amaç kalıcı olmak ve gün geçtikçe işlem hacmimizi artırmak. Sonuçta yaşanacak uzun bir hayat ve yapacak çok iş var.

15. Atlas Lojistik Ödülleri Sahiplerini Buldu
Ekol Uluslararası Taşımacılık Artık DFDS Oldu
Gebrüder Weiss, logitrans'ta Lojistik Çözümlerini Paylaşacak
Ekol Transport Satışı Gerçekleşiyor
MRLlog Filosu, 50 Yeni Renault Trucks Çekiciyle Güçleniyor
Lalamove Türkiye’de Faaliyete Başladığını Duyurdu