Kargo Terminali’ndeki Yangın Hava Kargo Sektörünü Zora Soktu

Atatürk Havalimanı'nda 24 Mayıs 2006 Çarşamba günü kargo bölümünde başlayan yangın söndürüldü ancak geriye kullanılamaz hale gelmiş bir terminal ve yığınlı sorun kaldı. Yangının çıktığı ve tümüyle hasar gören Kargo Terminali’nde bundan sonra yürütül

Atatürk Havalimanı'nda 24 Mayıs 2006 Çarşamba günü kargo bölümünde 15.30 sıralarında başlayan yangın, ambarlardaki yanıcı ve parlayıcı maddelerin etkisiyle kısa sürede büyüdü. Havaş Kargo'nun tavan bölümünde çıktığı öne sürülen yangın, önce bitişiğindeki Sistem Lojistik'e, ardından da Çelebi Kargo'ya sıçradı. İtfaiye ekipleri alevlere müdahalede zorlanırken, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin orman yangınları için kiraladığı iki söndürme uçağı da yangına havadan müdahale etti. Yangın söndürme çalışmaları akşam 20.30’a kadar devam etti. KargoHaber, yangın söndürme çalışmalarını dakika dakika izledi ve görüntüledi. Yangın söndürüldü ancak geriye kullanılamaz hale gelmiş bir terminal ve yığınlı sorun kaldı.

Kargo operasyonları ne olacak?

Yangının çıktığı ve tümüyle hasar gören Kargo Terminali’nde bundan sonra yürütülecek operasyonların nasıl ve nerede gerçekleşeceği halen tartışılıyor. Türk Hava Yolları’nın kargo bölümünde yangın yaşanmaması ve herhangi bir hasar olmaması kargo operasyonları için bir avantaj olarak nitelendirilirken başta Ulaştırma Bakanlığı olmak üzere Atatürk Havalimanı Meydan İşletmeleri ve TÖSHİD konuyla ilgili çözüm arayışı bulmaya çalışıyor. Yanan kargo terminalinde faaliyet gösteren iki özel havayolu şirketi, kargo operasyonlarını havalimanının başka bir bölümündeki özel bir şirkete ait terminalde sürdürüyorlar.


Ulaştırma Bakanlığı, kargo bölümünün Çorlu ya da Sabiha Gökçen Havaalanı’na taşınması konusunda görüş beyan etti. Henüz bu konuda net bir karar çıkmadı. Ulaştırma Bakanlığı, Atatürk Havalimanı’ndaki trafik yoğunluğu nedeniyle bir süredir Çorlu Havaalanı’nı kargo üssü yapmayı planlıyordu. Yangın sırasında kargo uçakları Çorlu Havaalanı’na yönlendirildi.


Ardarda meydana gelen patlamalarla birlikte büyüyen yangında can kaybı yaşanmadı. Yakında park halinde bulunan uçakların tedbir olarak bölgeden uzaklaştırıldığı yangında Airport Otel'in bir kısmı ve VIP Salonu boşaltıldı. Kargoya en yakın körük olan 223 numaralı kapıda park eden uçak, ardından 300–500 metre uzaklıklardaki 5–6 uçak seri bir şekilde bölgeden uzaklaştırıldı. Yetkililer, 30 ton yakıt alan uçakların patlaması ve alevlerin birbirine sıçraması halinde havalimanının tahrip olabileceğine dikkat çekti.
15.19’da yapılan ilk ihbar sonrasında 9 dakika içerisinde ilk itfaiye ekibi Atatürk Havalimanı’na ulaştı. Bakırköy, Kocasinan, Zeytinburnu, Fatih, Avcılar, Gaziosmanpaşa, Yeşilköy, Beyoğlu, Şişli, Seyrantepe itfaiyeleri, 125 araç ve 275 personel ile yangına müdahale ettiği yangın iki saat süren çalışmalar sonrasında kontrol altına alındı. Soğutma çalışmalarının ise geç saatlere kadar sürdüğü yangında Doğal Afet Kurtarma-Söndürme Robotu Koca Yusuf da kullanıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait iki söndürme uçağı, Küçükmece Gölü’nden su alarak, alevlere 50’nin üzerinde sorti yaptı.
Büyük maddi hasarlara neden olan yangın sebebiyle uçak seferlerinde de aksamalar yaşandı. Atatürk Havalimanı Mülki İdare Amiri Vedat Müftüoğlu, üç kişinin dumandan etkilendiği yangının, kaynak çalışması sırasında çıkan kıvılcımla başladığını tahmin ettiklerini açıkladı.

Atatürk Havalimanı’daki yangında gümrük antrepolarındaki nükleer tıp malzemelerinin de yanması radyoaktif sızıntı paniği yaşanmasına neden oldu.

Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK)’nun, Küçükçekmece Nükleer Araştırma Merkezi’nden gelen ekipleri bu tehlikeye karşılık sürekli olarak ölçüm yaptı. Radyoaktif sızıntının dumanla farklı noktalara taşınacağı ihtimali üzerinde de duruluyor.

TAEK Başkanı Okay Çakıroğlu konuyla ilgili olarak; “Depoların çatılarında çökme meydana gelmiş. Radyoaktif malzemelere ulaşmaya çalışıyoruz. İtfaiye ekipleriyle koordineli yaptığımız çalışmalarda tespit edilen tehlikeli bir durum yok. Biz zaten bu maddelerin çevreye zarar vermeyeceğini biliyoruz. Çalışmalarımız, öncelikle yangın alanında çalışan itfaiye ekiplerine bir zarar gelmemesi yönünde. Yangın başladığından beri ekiplerimiz ölçüm yapıyor. İnsan sağlığına ve çevreye olumsuz etki edecek bir durum yaşanmadı. Depolarda İyot, İridyum, Selenyum gibi maddeler mevcuttu. Durum ne olursa olsun, ekiplerimiz bu maddeleri oradan dışarı taşıyacak." şeklinde konuştu.

Olay süresince havaalanının hava trafiğine kontrollü olarak ve uçuş güvenliğinden ödün verilmeden açık tutulduğunu belirten Ulaştırma Bakanlığı, yangın ile ilgili olarak radyoaktif bir tehlikeye karşı, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Başkanlığı Acil Durum Ölçüm ve Müdahale Ekipleri tarafından kesintisiz bir şekilde devam eden ölçümlerde, şu ana kadar hava, su ve çevrede radyasyonun zararlı etkilerine sebep olacak herhangi bir bulguya rastlanmadığının bildirildiğini açıkladı.

Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Başkanlığı’nın konuyla ilgili olarak yaptığı açıklama şöyle: “24 Mayıs 2006 tarihinde İstanbul Atatürk Hava Limanı Kargo bölümünde meydana gelen yangında, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’ndan (TAEK) lisans almış ithalatçı firmalar tarafından bildirimde bulunulmuş olan radyoaktif kaynakları içeren paketler yangın mahalinde tespit edilmiştir. TAEK Acil Durum Ölçüm ve Müdahale Ekiplerinin sahadaki çalışmaları kesintisiz devam etmektedir. Bu çalışmalardan elde edilen bilgiler değerlendirilmektedir. Şu ana kadar hava, su ve çevrede yapılan ölçümlerin değerlendirmesi sonucunda radyasyonun zararlı etkilerine sebep olacak herhangi bir bulguya rastlanmamıştır. Zaman içerisinde kaydedilen gelişmeler kamuoyunun bilgisine sunulacaktır.”

Scania’dan Talay Logistics’e 41 Adet Çekici
MAN 2024'te Pazar İstikrarını Korudu
Tırsan'dan Akkoç Lojistik'e 101 Araçlık Teslimat
Stellantis ve CATL'den İspanya'da Batarya Tesisi
Tırsan’dan EKAY & AYTAŞ'a Low-Bed Teslimatı
Nakliyecilere Müjde