Yeşil lojistik ve yeşil tedarik zinciri, gerek starteji belirlemede gerekse rekabet avantajı yaratmada önemli birer aktör konumuna geldi. İklim değişikliği, sürdürülebilir kalkınma ve çevresel sorumluluklar, tedarik zincirinde yer alan işletmelerin yeşil lojistik uygulamalarına yönelmelerini gerektiriyor. Lojistik faaliyetlerin ekolojik etkisini en aza indirmek için yapılan tüm uygulamaları içeren yeşil lojistik kavramı, tedarik zincirinin bileşenlerinin çevreye olan olumsuz etkilerini gidermeye yönelik izledikleri süreçleri kapsıyor. Lojistik şirketleri, iş süreçlerini hızla yeşile dönüştürürken, yakıt tasarrufu ile sera gazı emisyonlarını düşürmek için bu yöndeki yatırımlara da ağırlık veriyor.
Türkiye’de lojistik sektöründen kaynaklanan toplam sera gazı emisyonlarını düşürmek için demiryolu yatırımlarına gerek kamu gerekse de özel sektör tarafından daha fazla önem verilmesi gerekiyor. Ağırlıklı olarak karayolu ile taşınan yükün demiryolu ve kombine taşımacılık gibi çevre dostu taşıma türlerine kaydırılması, taşıma türleri arasındaki yük aktarmalarının kolaylaştırıldığı lojistik merkezlerin doğru kurgulanması ve sürdürülebilirlik prensibi esasında getirilecek mevzuat ve uygulama değişikliklerinin gündeme alınması gerekiyor.
Lojistik sektörünün paydaşları olan şirketler faaliyetleri esnasında çevreye verdikleri zararları en aza indirgemek için bazı uygulamalar geliştirerek yatırımlar yapıyor. Özellikle taşımacılık sürecindeki karbon salınımını azaltma çalışmaları yeşil dönüşüm sürecinde büyük önem gösteriyor.
Sürdürülebilir ve Yeşil Lojistik Şirketlerinin Özellikleri
• Üretim ve sevkiyatta LPG, CNG gibi alternatif çevre dostu yakıtlı araçların kullanılması,
• EURO 5 gibi çevre dostu motorlara sahip araçların kullanılması,
• Araçlara gürültü ve ses önleyicilerin takılması,
• Çevre dostu verimli ulaşım ve dağıtım sistemlerinin kullanılması,
• Genel paketleme işlemlerinin ve kullanılan malzemelerin azaltılması,
• Paketlemeler plastik malzeme yerine geri dönüşümlü malzemelerin kullanılması,
• Sürdürülebilir bir şekilde saf (karışımsız) ürünlerin kullanılması,
• Çevre dostu geri dönüşüm,
• Personelin bilişsel ve duyuşsal alanda eğitilmesi,
• Müşterinin bilinçlendirilmesi…