Omsan Denizyolu ve Demiryoluna Ağırlık Verecek

Türkiye’nin ve lojistik sektörünün ortalama gelişiminin üzerinde büyüyerek, 2015 yılında gelirlerini yüzde 20 artırmayı hedefleyen Omsan, denizyolu ve demiryolu taşımaları ağırlıklı yatırım planlıyor.

Türkiye’nin ve lojistik sektörünün ortalama gelişiminin üzerinde büyüyerek, 2015 yılında gelirlerini yüzde 20 artırmayı hedefleyen Omsan, depolama ve araç stoklama kapasitesini artırmaya yönelik yatırımlar yanında denizyolu ve demiryolu taşımalarının portföyündeki ağırlığını artırmaya yönelik olarak gemi, lokomotif ve müşterilerinin sektörlerine özel vagon yatırımları planlıyor.

Türkiye’nin genel ekonomik durumu ile lojistik sektörünün büyüme oranları birlikte incelendiğinde, sektörün genel ekonomiden daha hızlı büyüdüğünü ifade eden Omsan Lojistik Genel Müdürü Osman Küçükertan, yüzde 8-10 civarında büyüdüğü tahmin edilen sektörde Omsan’ın da gerek operasyonel gerekse finansal alanda başarılı iş sonuçlarına imza attığını söyledi.

Küresel bir lojistik şirket olma vizyonuna yönelik çok önemli yatırımları hedefleri ile uyumlu bir şekilde hayata geçirdiklerini açıklayan Küçükertan, 2014’te önemli bir ticaret ve sanayi merkezi olan Gaziantep’te yeni bir Bölge Müdürlüğü kurduklarını hatırlattı. Haziran ayında faaliyete başlayan bölge müdürlüğü ile Gaziantep ve çevre illerdeki lojistik ihtiyaçlara sağlanacak rekabetçi çözümlerle bölge ticaretinin gelişimine katkıda bulunmayı hedeflediklerini belirten Küçükertan, 2013 yılında Fas’ta kurulan şirket için oto taşıyıcı yatırımı yaptıklarını ve Fas/Casablanca’da 45 dönümlük bir arazide 2 bin 300 araç kapasiteli bir araç parkı kurduklarını açıkladı. Bu araç parkında PDI hizmeti de sunacaklarını kaydeden Osman Küçükertan, Omsan’ın, Türkiye’deki sektörel bilgi birikimini Fas otomotiv sektörünün hizmetine de sunmayı hedeflediklerini aktardı.

Hedef; ciroda yüzde 20 büyüme

2015 yılında Omsan’ın ağırlık vereceği projeler ve yatırımlardan söz eden Osman Küçükertan, Omsan olarak depolama ve araç stoklama kapasitesini artırmayı, depo ekipmanlarını modernleştirmeyi, bilgi teknolojileri yatırımlarını tamamlamayı ve bir sosyal sorumluluk projesi olarak geliştirilen simülatör ile ekonomik ve güvenli sürüş sağlamaya yönelik şoför eğitimlerine ağırlık vermeyi planladıklarını söyledi.

Omsan’ın, denizyolu ve demiryolu taşımalarının portföydeki ağırlığını artırmayı planladıklarını açıklayan Küçükertan, “Gemi, lokomotif ve müşterilerinin sektörlerine özel vagon yatırımlarıyla intermodal taşımacılığın avantajlarını kullanarak, Anadolu’nun her köşesindeki müşterilerini Avrupa’nın tamamına en rekabetçi koşullarda ulaştırmayı hedefliyoruz. Yapılanma hedeflerini bölgesel dinamikleri göz önünde tutarak belirliyoruz. 2015 yılında Malatya’da yeni bir bölge müdürlüğü kurmak amacıyla çalışmalarımız hızla sürüyor. Tüm bunlarla birlikte, 2015 yılında Türkiye’nin ve lojistik sektörünün ortalama gelişiminin üzerinde büyüyerek, gelirlerimizi yüzde 20 artırmayı hedefliyoruz” diye konuştu.

Rusya’nın AB’ye ambargosu ile doğan fırsat belge sorunuyla sekteye uğruyor

Çevre ülkeler ile yaşanan problemler doğrudan ve dolaylı olarak lojistik sektörünü de yakından etkilediğini hatırlatarak Rusya-Avrupa krizine değinin Osman Küçükertan, “Bu durum iki ülke arasındaki ticaretin doğrudan düşmesine neden olduğu için taşınan yük miktarı da azalıyor. Diğer taraftan uygulanan maliyet artırıcı önlemler, ülkelerin içinde bulunduğu savaş ve ekonomik krizler nedeniyle sunulan lojistik hizmetlerin maliyetleri de yükseliyor.

Türkiye’nin önemli ihracat kapılarından olan Rusya’da yaşanan ekonomik kriz, Rusya’yı ithalat yaptığı ürünleri azaltma yoluna yöneltti. Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülkelerden birinin Rusya olduğu dikkate alındığında yaşanan ekonomik kriz Türkiye ihracatı açısından ticari bir risk oluşturuyor. Diğer taraftan Rusya’nın AB ülkeleriyle yaşadığı siyasi kriz sebebiyle Avrupa’dan gelecek ürünlere karşı ambargo uygulaması Türkiye için bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Ancak bu fırsat, Rusya’ya giriş yapacak Türk TIR’larının yaşadığı belge sorunu ile sekteye uğruyor. Her ne kadar belge sorununun çözümü için hem devlet hem de STK’ların nezdinde gayret gösterilse de 2015 yılında bu sorun devam edeceği benziyor” şeklinde konuştu.  

“Sektöre yönelik kolaylaştırıcı mevzuat değişikliklerinin gerçekleştirilmeli”

Türk lojistik sektörünün genel görünümünü, orta ve uzun vadede sektör ile ilgili beklentilerini dile getiren Osman Küçükertan, 2023 yılı büyüme ve dış ticaret vizyonu, firmaların dış kaynak kullanım oranlarının artması ve rekabet avantajı yaratmadaki rolünün anlaşılması nedeniyle lojistiği, büyümenin devam edeceği dinamik bir sektör olarak tanımladı. Diğer taraftan sektörde önümüzdeki dönemde özellikle yabancı lojistik firmalarının katalizörlüğünde satın almaların artacağı öngörüsünü de aktaran Küçükertan, sektörün önündeki engeller ile ilgili de şu açıklamalarda bulundu: “Gümrük Yönetmeliği ve Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirliği sisteminde yapılan değişikler şu an için sektördeki en önemli gündem maddelerinden biri. Bakanlıkça yapılan yeni düzenlemeye göre, bugüne kadar antrepolarda devlet adına yetkilendirilmiş gümrük müşavirleri eliyle yürütülen tespit işlemleri, bundan böyle yetkilendirilmiş gümrük müşavirleri ve gümrük memurları tarafından ortaklaşa yerine getirilecektir. Diğer taraftan yeni uygulamanın getirdiği ilave maliyetler ve bürokratik zorluklar sektörde faaliyet gösteren firmaların önemli düzeyde etkileyecektir. 

Bunun dışında altyapı eksikliklerinden kaynaklanan verimsizlikler, hukuki altyapı eksiklikleri, mevzuatların getirdiği bürokratik engeller, lojistik konusunda eğitimli işgücünün azlığı ve teknolojinin yeterince etkin kullanılamaması karşımıza çıkan diğer zorluklar arasında sayılabilir. Ayrıca, geçiş belgesi, kota ve vize sorunları ile yüksek otoyol vergilerinin varlığı lojistik hizmeti sunan şirketlerin işini zorlaştırmaktadır. Sektörde nitelikli ve tecrübeli iş gücü sorunu yaşanmaktadır. Her ne kadar 2000’li yıllarda lojistik eğitimi veren birçok eğitim kurumu açılmış olsa da yeterli sayıda ve nitelikte iş gücü sektöre kazandırılamamaktadır.”

Bu doğrultuda sektörün kamu kurum ve kuruluşlarından en büyük beklentisi sektöre yönelik kolaylaştırıcı mevzuat değişikliklerinin gerçekleştirilmesi ve sektörde faaliyet gösteren tüm firmaların mevzuata tam olarak uymalarının sağlanması olduğunu aktaran Osman Küçükertan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasında tam bir koordinasyon ile sektördeki uluslararası gelişmelerin de göz önünde bulundurulmasıyla gerekli tedbirlerin alınmasının beklendiğini söyledi.

Prometeon Türkiye ve TGL, İş Birliğini 4 Yıl Daha Uzattı
Ekol Satışı İptal
Atlas Lojistik Ödülleri Kurumsal Başvuru Süresi Uzatıldı
Mercedes-Benz Türk Kamyon Satış Bayileriyle Buluştu
Ekol Lojistik Enerjisini Güneş’ten Alıyor
Grimaldi Grubu Trieste-Ambarlı RO-RO Hattını Genişletiyor