Türk Hava Yolları, Boeing ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), ‘Hava Taşımacılığı Yönetimi’ yüksek lisans programının 2014-2016 dönemini başlattı.
Türk Hava Yolları, Boeing ve Türkiye’nin havacılık ve uzay mühendisliğinde öncü eğitim kurumu; İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), geçtiğimiz yıl başlatılmış ve önümüzdeki bahar döneminde ilk mezunlarını verecek akademik programın 2014-2016 dönemini başlattı. Program, Türk Hava Yolları’nın gelecekteki yöneticilerinin, Türkiye’nin hızla büyüyen havacılık ve uzay sanayiini yönetebilmeleri için gerekli becerilerle donatılmalarına yönelik tasarlandı.
Akademik programın 2014-2016 öğretim yılı açılış töreni bugün, İstanbul Teknik Üniversitesi Ayazağa Kampüsü’nde gerçekleştirildi.
Bölgede bir ilk olan, iki yıl süreli ‘Hava Taşımacılığı Yönetimi’ master programı, geçtiğimiz yıl Türk Hava Yolları’nın 40 yönetici adayının katılımıyla başlatıldı. Program kapsamında ABD’deki Massachusetts Institute of Technology, İngiltere’deki Cranfield University ve Kanada’daki University of British Columbia ile akademik iş birlikleri de gerçekleştirilmekte. Ayrıca, akademik ortaklarla birlikte çalışan Boeing Ticari Uçaklar Network ve Filo planlama grubu ile Ekonomik Analiz grubu uzmanları, program katılımcıları için bazı derslere başkanlık edip, eğitim de vermekte.
Program katılımcıları; havayolu yönetiminin temelleri, havacılık ekonomisi, havacılık hukuku ve mevzuata uygunluk yönetimi konularında eğitim alırken aynı zamanda havalimanı planlaması ve geleceğin hava ulaşım sistem teknolojileri gibi konularda seçmeli modüller üzerinde de çalıştılar. Programın sonunda teslim edecekleri mezuniyet projeleri ise gerçek hayatta havayolu yöneticilerinin karşılaştıkları sorunlara çözüm bulmak üzerine odaklı.
Türk Hava Yolları CEO’su Doç. Dr. Temel Kotil, “Türk Hava Yolları olarak, kıtalar arası köprüler kurmanın yanı sıra küresel bazda kültürel, ticari ve ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi adına büyük katkı sağlamaktan ve böylelikle de uluslararası entegrasyonu daha da ileri götürme noktasında önayak olmaktan gurur duymaktayız. Geçtiğimiz 10 yıl içerisinde faaliyete geçirdiğimiz yatırım planımızda önemli aşamalar kat ettik” dedi.
Uçuş noktası, filo ve yolcu sayısında sürekli büyüyerek karlılıklarını önemli ölçüde artırdıklarını kaydeden Kotil, “Türk Hava Yolları olarak öncelikli hedefimiz, üzerimizden geçen hava trafiğinin önemli bir kısmına hâkim olmaktı. Bizi bu amaca ulaştıracak basamakları geliştirdiğimiz farklı ve yenilikçi stratejiler doğrultusunda titizlikle aştık. Geçtiğimiz sene programın ilk eğitim dönemine katılan ve önümüzdeki aylarda mezun olacak yönetici adaylarımızın yönetim becerilerini daha verimli hale getiren bu programın, biz uzun vadeli hedeflerimizi gerçekleştirmeyi sürdürdükçe Türkiye’nin gelecekteki havacılık liderlerinin mesleki kabiliyetlerine büyük ölçüde katkı sağlayacağına inancım sonsuz.”
Boeing Türkiye ve Kuzey Afrika Başkanı Bernard J. Dunn ise, “Boeing, Türkiye ile 70 yıldır birlikte çalışıyor. Türk havacılık endüstrisiyle olan ortaklıklarımızın yanı sıra, Boeing sorumlu ve hassas bir yaklaşımla Türkiye’de ileri eğitim programlarına katkıda bulunmaya devam ediyor. Endüstrinin ihtiyaçlarına cevap verebilen vasıflı işgücü oluşturma sürecine destek olmaktan gurur duyuyoruz. Hava Taşımacılığı Yönetimi alanındaki bu master programı, havacılık eğitimi konusunda uzmanlaşmış dünyaca ünlü üniversitelerden örnekle, oralarda uygulanan müfredat temel alınarak oluşturuldu. Bu programın, Türk havayolu şirketlerinin gelecekteki yöneticilerinin liderlik kapasitelerini geliştirmelerine yardımcı olacağına gönülden inanıyorum” diye konuştu.
Boeing Ticari Uçaklar Pazarlama Başkan Yardımcısı Fariba Alamdari, “Yetenekli ekibimiz, on yıllardır edindikleri bilgi ve deneyimleri paylaşmaya hazır. Bunun gibi iş birlikleri ve ortaklıklar sayesinde bizler de geleceğin Türk havayolu liderlerine, ülkenin havacılık endüstrisini daha da geliştirip güçlendirmeleri amacıyla destek olabilmekteyiz” dedi.
İTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Özkol, “Havacılık Enstitüsü ve Hava Taşımacılığı Yönetimi programı bizi oldukça heyecanlandırıyor. Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde programı daha da geliştirerek dünyaca bilinen mühim bir eğitim programına dönüştürmek niyetindeyiz. Bu bağlamda, 2014-2016 dönemini, programın uzun ömürlü olması yolunda atılan önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz” açıklamasını yaptı.
19 Ocak 2015