TAŞIMACILIK alanında işbirlikleri geliştirmek üzere Türkiye’ye bir ziyaret gerçekleştiren Hollanda ekonomi heyetinin ilk durağı, Ankara idi. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile görüşmeler yapan Hollanda Ulaştırma Bakanı Camiel Eurlings başkanlığındaki heyet, İstanbul Hollanda Başkonsolosluğu’nda da bir resepsiyon verdi. Toplantı sırasında özel olarak görüştüğümüz Bakan Camiel Eurlings, Binali Yıldırım ile yaptıkları görüşmeyi dergimiz için özel olarak yorumladı.
- Heyet olarak Türkiye ziyaretiniz kapsamında Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ile de görüşme yaptınız. Bu görüşmede hangi konuların üzerinde durdunuz?
- Gerçekten daha fazla işbirliği arayışı içindeyiz ve bu işbirliği pek çok alanı kapsıyor. Bakan Yıldırım, 400 adet yeni Türk gemisinin Karadeniz ve Akdeniz’de seferlere başlayacağını söyleyerek bu konuda işbirliği yapabileceğimizi belirtti. Türkiye’deki tersanelerde üretilen gemilerin - ki Türkiye’de yüze yakın tersane varmış - Hollandalı gemi ekipman üreticileri ile işbirliği yapabileceğine inanıyor. Hollanda sanayisi Türkiye’nin gemi filosunu yenilemesine yardımcı olabilir. Böylelikle, ekonomi yeniden canlandığında Türk filosu çok daha etkin ve rekabetçi olacaktır.
İkinci olarak, limanların geliştirilmesi konusunda işbirliği yapacak ve liman operasyonlarının daha verimli olması için birbirimize yardımcı olacağız. Bu alanda da şu an en iyi zaman. Çünkü limanların çok yoğun olmadığı bu dönem, yeniden yapılanmayı ve prosedürleri değiştirmeyi düşünmek için çok uygun. Ekonominin hareketli olduğu dönemlerde ise bu daha zordur. Çünkü o zaman herkesin çalışmalarını hızlandırması gerekir.
Görüştüğümüz bir başka konu, Avrupa fonlarının Türkiye’ye aktarılması için işbirliği yapmak. Bulgaristan’a doğru uzanan TEN-T koridoru ile ilgili işbirliğimiz mevcut; bu hattın fizibilite çalışmasını yaptık. Genç Türk yetkilileri Brüksel’e giden yolu bulmaları için eğitiyoruz. Bu çok önemli çünkü Brüksel’de Türkiye için de çok para var. Türkiye’nin bu paraya ulaşması hem altyapısını geliştirmesi için kendi açısından hem de Avrupa açısından önem taşıyor.
Ayrıca, işimizin küçük bir parçasıymış gibi görünen ancak çok hassas bir konu olan trafik güvenliği konusunda da işbirliği yapmayı görüştük. Dünyadaki en iyi ülkelerden biriyiz ama çok küçük bir ülkeyiz. Kazalarda her yıl yaklaşık 800 kişi hayatını kaybediyor. Bu sayı sanırım Türkiye’de 3 bin 500 civarında. İşbirliği yaparak şoförlere daha doğru ve dikkatli araç kullanmaları konusunda yardımcı olabileceğimize inanıyorum. Şu anda Türkiye’de eğitim vermeleri için 24 kişiyi eğitiyoruz. Bu konuda gelecekte de işbirliğimizi sürdüreceğiz. Bu konu, Türkiye’de trafik güvenliği açısından çok önem taşıyor. Türk kamyon şoförlerinin Hollanda’da da kamyon kullanmaları, operasyonları yürütmeleri önemli. Türk TIR şoförlerine ihtiyacımız var. Şoför konusunda çok açığımız var ve bu açığı dolduracak kadar çok Hollandalı yok. Büyük bir fırsat olabilir.
- Hollanda’da çalışma üzere Türkiye’den kamyon şoförleri mi istiyorsunuz tam olarak?
- Öncelikle şoförlerin ehliyete ihtiyaçları var. Ayrıca güvenli sürüş için tüm kriterleri yerine getirmeleri gerekiyor. Eğer bunlar gerçekleşirse, seve seve kabul ederiz. Bu kriz anında dahi 2 bin şoför açığımız var. Yeterince şoför bulamamamız ulusal ekonomimiz açısından büyük engel teşkil ediyor. Geçen yıl, krizden önce 8 bin açığımız vardı. İki yıl içinde, ekonomi tekrardan canlandığında bu açık 17 bin 500’e çıkacak. Bu nedenle Türk şoförleri eğitmemiz tüm kriterlere uymaları açısından önem taşıyor. Çalışmak için hala vize gerekiyor. Bu konuda da Brüksel’de görüşmeler yapılıyor. Ancak büyük bir fırsat var ve işbirliği ile bunu mümkün kılabiliriz.