Türkiye, Güney Amerika, Hindistan Ve Çin ECS’nin Gözde Pazarları Oldu

GENEL satış acentesi olmanın yanı sıra servis acentesi de olmayı hedefleyen ECS (European Cargo Services), büyümeye açık olan Güney Amerika ve Çin pazarına yöneldi. Charter operasyonları ile hemen hemen tüm Güney Amerika’ya servis veren ECS’nin 22 ülkede 54 ofisi bulunuyor. Yılda 300 bin tonluk satış gerçekleştiren ECS’nin Türkiye ayağını ise Skyline Air Services oluşturuyor.

ECS Globe Air Cargo Operasyon Müdürü Stevan Van Lint ve Skyline Air  Services Genel Müdürü Serkan Demirkan ile dergimiz KargoHaber için yapmış olduğumuz söyleşide ECS’nin yapısı, Türkiye ve dünya hava kargo pazarını konuştuk.

1988’lerde Amerika’ya charter operasyonları ile faaliyetlerine başlayan ECS’in 1990’ların başında da küçük bir GSA (Genel Satış Acentesi) olarak Brüksel’de hizmet vermeye başladığını ifade eden Lint, ECS olarak birçok ülkedeki küçük GSA’ları satın alarak büyük bir network haline geldiklerini kaydetti.

Ağırlıklı olarak Avrupa’da konumlandıklarını, ABD, Çin ve Singapur ile birlikte 32 ülkede 54 ofis ve 500’ün üzerinde çalışanları bulunduğunu açıklayan Lint, dünya üzerinde yıllık 300 bin tonluk satış gerçekleştirdiklerini ve 15 sene içerisinde 2–3 milyon Avro’dan 221 milyon Avro’ya ulaşan bir ciroya sahip olduklarını belirtti.

 

Lint: "22 ülkede 100 den fazla havayolu şirketi ile çalışıyoruz"

Ağırlıklı olarak Çin, Orta ve Güney Amerika pazarına yöneldiklerini ve grup olarak kendi charter operasyonları ile hemen hemen tüm Güney Amerika içerisinde servis verdiklerini ifade eden Lint, Güney Amerika’da kendi charter operasyonları ile kendi hatlarını oluşturduklarını ve bu uçakların Bogoto gibi Güney Amerika’nın önemli destinasyonları arasında uçtuklarını söyledi. Bazı seferlerin ECS’in olduğu gibi bazı seferlerin de yerel havayolları ile ortak kullanıldığını açıklayan Lint, 22 ülkede 100 ‘ den fazlafarklı havayolu şirketi ile çalıştıklarını kaydetti.

SN Brussels ve Air Ukraine’in tüm dünyadaki kargo satışlarının ECS tarafından gerçekleştirildiğinin altını çizen Lint, İspanya ve Fransa’da kargo handling hizmeti de sunduklarını ifade etti.

"ECS’nin farkı, sadece GSA yani genel satış acentesi olmak değil genel satış ve servis acentesi olmaktır. Bunun için de sadece pazarlara satışın haricinde uzun dönemde pazarların ihtiyaçlarını belirleyerek yeri geldiğinde değişik alternatifler sunuyoruz. Güney Amerika’da kendi uçuşlarımızı yapmamız bunun en iyi örneklerden biridir." diyen Lint, lokal marketlerde Globe Air Corgo olarak bilindiklerini ve amaçlarının tüm grubun holding olarak ECS adı altında toplamak olduğunu söyledi.

ECS’in Türkiye ayağı olan Skyline Air Services’in, tam üye olduğu zaman isminin de Türkiye’de Globe Air Cargo olarak değişmesinin söz konusu olacağını ifade eden Lint, konuyla ilgili şu an henüz bir tarih belirlenmediğini ama ilişkilerin seyrine göre üç yıll sürebileceğini belirtti. 

 

Dünyada hava kargo pazarında yüzde 6 - 8 büyüme

Türkiye hava kargo sektörü ile ilgili de görüşlerini açıklayan Lint, Avrupa Birliği’ne girme sürecinde yer alan Türkiye’de hava kargo pazarının her geçen gün gelişeceğine inandığını ve Türkiye’nin gelecek yıllarda Çin, Hindistan gibi önem verilmesi gereken ülkelerden biri olacağını açıkladı.

Hava kargonun dünya çapında tüm taşıma modları arasında yüzde 2’lik bir paya sahip olduğunu ifade eden Lint, hava kargonun tüm dünyada yüzde 6 ile 8 oranında bir büyüme gösterdiğini ve bu artışın yüzde 2’lik oranın artmasına neden olacağının altını çizdi. Lint, Türkiye’de tekstil sektörünün kan kaybetmesi ile bu oranın ne ölçüde gelişeceği konusunda çok da emin olamadıklarını kaydetti.

 

Terör, kargo uçaklarının sayısını artıracak

"Son zamanlarda sivil havacılıktaki terör saldırılarından dolayı bir söylentiye göre Amerika ile Avrupa arasındaki yolcu uçaklarının altında kargo taşınamayacağı söz konusu olabilir. Bundan dolayı yolcu uçaklarının altında hali hazırda taşınan kargoların full kargo uçağı ile taşınması gündeme gelecektir. Bu da hava kargo yatırımlarının büyümesine sebep olacaktır. Her malı da sonuçta denizyolu ile göndermeniz mümkün olmayacaktır. Bir yol bulunması gerekecek." açıklamasını yapan Lint, söylentilerin doğru çıkması halinde kargo uçaklarına yatırımların artacağını ve hava kargonun gelişeceğini söyledi. 

ECS olarak yaptıkları en iyi yatırımın Güney Amerika pazarına yönelmeleri olduğunun altını çizen Lint, Avrupa’dan uçuşların genelde Miami, New York gibi Kuzey Amerika şehirlerine yapıldığını, Güney Amerika’ya bağlantıların da genellikle Miami üzerinden olduğunu açıkladı. Alternatif olmadığından dolayı var olan trafiğe yatırım yaptıklarını belirten Lint, Fransa’dan Güney Amerika’ya direk uçuşları koyarak pazara rahatlık sağladıklarını ifade etti. Uzakdoğu pazarına da değinen Lint, Çin Ulaştırma Bakanı’nın Çin ’de 100 yeni havalimanı yatırımı yapacaklarını açıkladığını söyledi. Yatırımlarla birlikte Çin’in daha çok gelişeceğini iddia eden Lint, "Eskiden Japonya’dan ihracat olurken Japonya’ya hiçbir şey gitmezdi. Şimdi tam tersi oldu. Sonuçta Çin pazarı doyduğu zaman ters yönde de hareket olmaya başlayacak. Çin’de fiyatlar düşük ama Çin’e olan trafik de artacaktır." diyerek sözlerini noktaladı.

 

Demirkan: "Türkiye’de transit kargoya ağılık vermemiz gerekiyor

Lint’ten sonra söz alan Skyline Air Services Genel Müdürü Serkan Demirkan ise Skyline Air Services’in ECS’nin Türkiye ayağı olduğunu ve ECS ile Skyline’ın işbirliğinin SN Brussels Airlines ile başladığını açıkladı. ECS’nin dünya üzerindeki en büyük GSA network olduğunu ifade eden Demirkan, bu sene içerisinde Skyline’ın Pegasus Havayolları ile anlaşması ile birlikte Türkiye’de olduğu gibi tüm Avrupa’da da Pegasus’un satışlarını ECS grup ile gerçekleştireceklerini belirtti. Sky Havayolları için de aynı durumun geçerli olacağını ifade eden Demirkan, böylelikle Pegasus ve Sky Havayolları’nın hem satış hem de gelir olarak çok daha iyi yerlere varacaklarını düşündüğünü söyledi.

Türkiye’deki sivil havacılığa değinen Demirkan, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Sivil havacılık Türkiye’de gelişen bir sektör. 30 sene içerisindeki öngörülere göre sivil havacılığın en fazla gelişeceği noktalarından biri de Türkiye. Açıkça söylemek gerekirse Türkiye’de sivil havacılık gelişiyor ama ağırlıklı olarak yolcu bazında gelişiyor. Biz bazı şeyleri karıştırıyoruz. Kargo bazında da gelişiyor diyoruz. Bir gelişme söz konusu ama eğer hava kargonun Türkiye’de hakikaten bir patlama şeklinde gelişmesini arzu ediyorsak bir hub olmaya yönelik çalışmalarımızın olması gerekir. Bu, üzerimizden geçen kargoyu indirip tekrar yüklemek demektir. Bu noktada devlete, hava meydanlarından tutun da gümrüğe kadar herkese görev düşüyor. Türkiye’de transit kargoya ağılık vermemiz gerekiyor. Türkiye’den Londra’ya Londra’dan Türkiye’ye trafikte kalırsak bu kapasite artışı ile bir yere varacağımıza inanmıyorum. Doğu’dan alıp Batı’ya Batı’dan alıp Doğu’ya götürmemiz gerekiyor."

 

Atatürk Havalimanı umutsuz vak’a

Atatürk Havalimanı Kargo Terminali’nde çıkan yangından sonraki gelişmeler ile ilgili de bir değerlendirme yapan Demirkan, "Atatürk Havalimanı’nda ne olabilir, nasıl bir alternatif gelişir diye herkes konuştu. Çorlu’nun ve Sabiha Gökçen’in ismi ortaya atıldı. Bence Çorlu Havalimanı alternatif olamaz. Çünkü bir havalimanını değerlendirdiğiniz zaman o havalimanının park pozisyonlarının sayısı, pistinin uzunluğu, pistinin kategorisine kadar birçok unsura bakmak gerekir. Çorlu’ya baktığınız zaman toplam 11 tane park pozisyonu var. Çorlu Rus bagajlarına alternatif olabilir ki olmuş durumda." dedi. Demirkan, alternatif aramaya gerek olmadığını çünkü kargo işlemlerinin Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan da yapılabileceğini kaydetti.

Atatürk Havalimanı Kargo Terminali’nde çıkan yangından sonra sabah 9’da sıraya giren kamyonların ertesi gün sabah 11’de yüklerini boşaltabildiklerinin altını çizen Demirkan, hava kargonun acil kargo olduğunu ancak bu şekilde aksamalar meydana geldiğini söyledi.

 

Sabiha Gökçen iyi bir alternatif

"Birçok taşımacılık ve lojistik firmasına; ‘Biz bir lojistik firmasıyız,  müşterilerimize lojistik çözümler sunuyoruz diyorsanız, Sabiha Gökçen’i kullanmayı ciddi bir alternatif olarak görmelisiniz’ diyoruz." şeklinde bir konuşma yapan Serkan Demirkan, lojistik firmalarının Sabiha Gökçen alternatifine sıcak bakmadıklarını belirtti.

Sabiha Gökçen’den alternatiflerin artacağını ve bu alternatifi şu an göremeyenlerin geç kalacaklarını söyleyen Demirkan, sözlerini şöyle noktaladı: "Atatürk Havalimanı’nda iyileştirme ile ilgili olarak düğmeye şu anda bassalar, 3–5 seneden önce yeni bir şey ortaya çıkacağını sanmıyorum. Bu nedenle Sabiha Gökçen Havalimanı’na ağırlık verilmeli. Nakliyeciler kendi alışkanlıklarını çeviremiyorlar ama bunun değişmesi gerekiyor."

15. Atlas Lojistik Ödülleri Sahiplerini Buldu
Ekol Uluslararası Taşımacılık Artık DFDS Oldu
Gebrüder Weiss, logitrans'ta Lojistik Çözümlerini Paylaşacak
Ekol Transport Satışı Gerçekleşiyor
MRLlog Filosu, 50 Yeni Renault Trucks Çekiciyle Güçleniyor
Lalamove Türkiye’de Faaliyete Başladığını Duyurdu