Haziran ayı herkes için çok yoğun geçti. Genel seçimlere dayalı siyasi gündemin ağırlığı bir yana, lojistik etkinlikler hem içeride hem de dışarıda dur durak bilmedi. Ard arda gelen etkinliklerin odağında ise yeni ürün sunumları vardı. Pek çok konferansın konuşmacıları durumundaki lojistik dünyasının düşünürleri, fikir ve proje üreticileri, yazarları, çizerleri maliyetler ‘nasıl daha fazla düşürülür’ diye kafa yorarken, sektörün hizmet sunan tarafındaki ana oyuncuları ise ‘nasıl daha düşük fiyat verir de rakibimizin önüne geçer ve iş alırız’ın peşinde koştu. Lojistik hizmet üretenlere tedarik sağlayan ana sanayi temsilcileri de ayrı bir mücadele sahasında ter döktüler. Onların önceliği daha çok çevresel kaygılardı. Elbette müşterilerinin en temel kaygısını dikkate alan ana sanayi üreticileri, bu nedenle önceliği ekonomikliğe, verimliliğe verdiler. Fakat bununla birlikte artan baskılara giderek daha fazla boyun eğerek, daha çevreci seçeneklere yöneldiler. Yüksek kapasite ve yakıt ekonomisi ile birlikte yanma ve atık sistemlerini ‘artık bu kadarı da olamaz’ dedirtecek düzeylerde yenileyen markalar için ‘sınırları zorladılar’ demek az gelir.
Ayın ilk günlerinde UTİKAD tarafından gerçek-leştirilen Güneydoğu Avrupa’da İntermodal Taşımacılığın Dinamikleri konulu ve ara-larında CLECAT Demiryolu Taşıma Enstitüsü Başkanı Dr. Ivan Petrov, FIATA Kıdemli Başkan Yardımcısı Francesco Parisi’nin yanısıra toplam 19 ülkeden 240’ı aşkın delegenin katıldığı “Güneydoğu Avrupa Forwarderlar ve Lojistik Operatörleri Kongresi”nin mut-laka kayıtlara alınması gereken sunumları vardı. Rail Cargo Austria Yetkilisi Sebastian Sperker’in sunumu da bunların başında geliyor. Benzer şekilde Demiryolu Taşıma Enstitüsü (CLECAT) Başkanı Ivan Petrov’un açılış konuşmasında CLECAT aracılığıyla sınır geçişlerini kolaylaştırmak için AB nezdinde lobi yaptıklarını söylemesi de Türk taşımacıları açısından önemliydi.
Olaya teknoloji açısından bakıldığında ise Mercedes Benz’in Bürüksel’de gerçekleştirdiği Actros lansmanı, Volvo’nun Göteburg’da sektör medyasını hedefleyen yeni aktarma organları ve yakıt ekonomisine yönelik sunumları, Renault’un Lyon’da gerçekleştirdiği inşaat segmentindeki yeni Premium Lander OptiTrack tanıtımı ve Iveco’nun Avrupa ve Türkiye pazarında satışa sun-maya başladığı uluslararası ve yurtiçi nakliyeye yönelik iki yeni versiyonu Stralis AS440S45 T/P ve AT440S42 T/P-RR araçlarının tanıtımı bir çırpıda akla gelen etkinlikler arasında. Bu devlerin ilk bakışta biri birinden tamamen ayrı duran hamlelerinin her birinde ekonomiklik, verimlilik ve çevresel kaygılar; dergimizin içeriğine de yansıdığı gibi açık seçik görülüyor.
Aslında yapılan bu etkinliklere bir bütün olarak bakıldığında; sadece verimlilik kaygısı, daha ucuz ürün, daha ucuz maliyet ve buna dayalı daha ucuz hizmet sunumu hatta sadece çevre açısından daha duyarlı bir lojistik görmemek gerekiyor. Bunlar olmazsa olmaz kaygılar elbette. Fakat tüm bu etkinliklere bir de umutların beslenmesi olarak bakmakta yarar var. Her biri kendi başına Ar-Ge isteyen, başlı başına maliyetleri bulunan bu hareketlerin arkasındaki beklentiyi görmemek olmaz. Umut taşıyan çalışmaların devamında da ayrıca yarar var. Çünkü umudun en önemli besini yine umuttur…
İlker ALTUN
ilker@aysberg.com