Hafif ticari araç tasarımına getirdiği yenilikle endüstriyi derinden etkileyen modellerden biri olan T serisi sahip olduğu en geniş ürün yelpazesiyle de hem ticari hem de özel talepleri yerine getirecek şekilde yenilenerek 6 seriyi geride bıraktı. T serisinin endüstride devrim yapması beklenen 7 nesli öncesinde yenilenen model, 6.1 olarak isimlendirilen nesliyle makyajdan daha fazlasına sahip.
Markanın en yeni binek araçlarında kullanmaya başladığı dijital teknolojilerin kullanıldığı T6.1’in ilk test sürüşleri ve basın organizasyonu Amsterdam’da düzenlendi. Organizasyona ev sahipliğini Wolkswagen Ticari Araçlar CEO’su Thomas Sedran ve Volkswagen Ticari Araçlar Satış ve Pazarlamadan sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Heinz-Jürgen Löw yaptı.
Başta Almanya’da olmak üzere sonbahar aylarından itibaren satışa sunulacak olan T6.1’de öne çıkan özelliklerin başında tamamen yeni gösterge ve kontrol panelleri gelirken, araçta kullanılmaya başlanan elektromekanik hidrolik direksiyon bu sistemle birlikte gelen teknolojilerden oluşuyor. Yeni bilgi ve eğlence sistemiyle birlikte 9,2 inçlik entegre dokunmatik ekran dijital kokpite eşlik ederken, görünenlerin arkasında ise büyük bir bağlanabilirlik altyapısı yer alıyor.
Dijitalleşmede Çıta Yükseldi
Tamamen dijital gösterge paneli otomotiv endüstrindeki en gelişmiş sistemlerden biri olan MIB2- MIB3(Modüler Bilgi-Eğlence Matriks Sistemleri) olarak bilinen sistemin kullanıldığı T6.1’de tüm bilgi-eğlence sistemleri, entegre bir eSIM’le çevrimiçi bir bağlantı birimi (OCU) ile standart olarak bağlanıyor. ‘We Connect’ ve ‘We Connect Plus’ isimleriyle yeni internet tabanlı çözüm ve hizmetleri de sunulmaya başlandığı T6.1’de filoların ihtiyaçlarına yönelik We Connect Fleet ile de daha profesyonel çözümlere araç üzerinden ulaşılabiliniyor.
Volkswagen T6.1’in yenilenen gösterge paneli dijital ihtiyaçların yanı sıra bazı günlük pratik çözümleri de beraberinde getirerek daha rafine bir çalışma ortamı sağlıyor. Sürücünün ön tarafında ek bir raf alanı sunan panel öndeki yolcunun ön tarafında ise daha geniş bir açık saklama alanı ve fazladan bir raf alanı sağlıyor. A sütununa yakın olarak konumlandırılan yeni bardak tutucular ve kablosuz şarj opsiyonu ve telefon koyma yeri bu yeniliklerden bazıları.
Elektromekanik Hidrolik Direksiyonla Gelen Teknolojiler
Elektromekanik hidrolik direksiyon T6.1 ile bu seride ilk kez kullanılmaya başlandı. Değiştirilen hidrolik sisteme göre yeni direksiyon sistemi yakıt tüketimini azaltırken aynı zamanda, kontrol edilebilirliği sayesinde şerit asistanı ve aracın otomatik olarak park etmesini sağlayan park asistanı gibi yeni sürücü destek sistemlerinin kullanımına imkan veriyor.
Önceki modellere göre direksiyon komutlarını daha doğrudan tekerleklere ileten elektro-mekanik hidrolik direksiyon sistemi aracın kullanımında da olumlu etkileyerek aracı daha çevik ve hassas hale getirmiş. Araçta kullanılan İkinci nesil şasi kontrol sisteminin (DCC) piyasaya sürülmesi ile ayar seçenekleri artarken sürücü, sürüş profili seçimi ile neredeyse kesintisiz bir şekilde istenen sönümleme seviyesini ayarlayabiliyor.
Yeni sistemlerin eklenmesiyle T6.1, yol levhası tanıma sistemi, Crafter’da da kullanılan ultrasonik sensörlerle yan koruma sistemi, otonom fren destekli Arka Trafik Uyarısı, standart olarak sunulan yan rüzgar yardımcısı, dur-kalk fonksiyona sahip ACC (Adaptif Hız Sabitleme Sistemi) gibi gelişmiş teknolojilere sahip olmuş.
TDI motorlu tüm 6.1 modelleri Euro 6d TEMP EAVP emisyon standardını karşılar hale getirilmiş. Turbo dizel enjeksiyonlu (TDI) motorlar 66 kW/90 PS, 81 kW/110 PS, 110 kW/150 PS ve 146 KW/199 PS olmak üzere dört farklı seviyede güç sağlıyor. 150 ve 199 PS versiyonlar ise 4MOTION dört tekerlekten çekiş ile kombine edilebiliyor.
Yük Taşımasından Kampçılığa Geniş Ürün Gamı
Geniş versiyon yelpazesiyle T serisi dört ana modele ayrılıyor. Multivan 6.1, Caravelle 6.1, Transporter 6.1 ve California 6.1., Multivan 6.1, aile ve iş kullanımı için MPV / minibüs olarak kullanılıyor. Caravelle ise 3,000 ve 3,400 mm dingil mesafesi seçenekleriyle dokuz koltuğa kadar insan taşıması ihtiyaçlarına cevap veriyor. Esnaf ve işletmeler için Transporter, panel van, kombi, pick up (tekli veya çiftli kabin) ve şasi (ayrıca tekli veya çiftli kabin) olarak farklı çözümler sunuyor. California 6.1 ise kampçılara özel olarak geliştirilmiş bir model olarak dikkat çekiyor.
Uzun kargo yüklerinin yolcu tarafındaki çift koltuk sırasının altına yerleştirilebileceği mekanizmayla maksimum kargo bölmesi uzunluğunu 2.450 mm'den 2.800 mm'ye ve uzatılan T serisi, yük bölmesinin kabinden ayrı olarak kilitlenmesini sağlamak için standart olarak ayrı bir kargo alanı kilitleme sistemi de sunmaya başlıyor.
Wolkswagen Ticari Araçlar CEO’su Thomas Sedran tamamen değişen elektronik altyapıya rağmen arasın boyutlarının aynı tutulmasının bir başarı olduğunu söyledi. Araçta pek çok modern ve gelişmiş teknolojinin kullanıldığını ve Highline versiyonunda süspansiyonun da gelişmiş olduğuna dikkat çekti. Araçta kullanılan manuel el freninin kullanılmasının ticari kullanımın ihtiyaçlarından olduğuna da sözlerine ekledi. Sedran, Ford ile işbirliğinde görüşmelerin olumlu geçtiğini ve Amarok’un ardından hangi aracın ortak üretileceğinin açıklamalarının yakın zamanda yapılacağını söyledi.
Daha önce Renault Trucks Başkanı olarak daha sonra ise MAN’da satış ve pazarlamasının tepesindeki isim olan Löw, Türkiye’yi çok yakından bir isim olarak dikkat çekiyor. Daha önceki görevlerinde pek çok kez Türkiye’de bulunan Löw IVOTY üyelerinden gelen soruları yanıtladı. Elektrikli ticari araçlarda Avrupa’daki satış hacminin Crafter boyutundaki araçlar için 2018’de henüz 700 adetlerde olduğunu kaydeden Löw, müşteri açısından en önemli kriterin toplam sahip olma maliyeti olduğunu ve başta vergilendirme ve maliyet gibi konuların yoluna girmesinin biraz zaman alacağını açıkladı. Löw, elektrikli Crafter’ın yeni girdiği bu alanda yüzde 45 Pazar payına ulaştığını da açıkladı. Üreticilerin bu konuda üzerlerine düşeni yaptıklarını ancak yöneticilerin de üzerlerine düşeni yapması gerektiğini söyleyerek müşterilerin elektrikli araçları alabilmesi için daha geniş bir yaklaşım olması gerektiğini belirtti. Löw, bir soru üzerine müşterinin doğru taleplerine doğru çözümlerine ulaşmak için de ticari araçlarda hibrid teknolojilerini de kullanacaklarını da sözlerine ekledi.