• BIST 9549.89
  • Altın 3005.805
  • Dolar 34.5348
  • Euro 36.0249
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 13 °C

Supplychainmachine.com’un Türkiye - Europe’s Next Nearshoring Boom!’ Çevrimiçi Konferansında Türkiye Tedarik Zinciri Pazarının Durumu Hakkında İlk Elden Bilgiler Paylaşıldı

Supplychainmachine.com’un Türkiye  - Europe’s Next Nearshoring Boom!’ Çevrimiçi Konferansında Türkiye Tedarik Zinciri Pazarının Durumu Hakkında İlk Elden Bilgiler Paylaşıldı
Yenilikçi tedarik zinciri TV Kulübü ve video tabanlı danışmanlık platformu supplychainmachine.com, küresel yeniden yapılanma ve Türkiye'nin Avrupa'nın yakın kıyı pazarı olarak jeostratejik konumunu konu alan çevrimiçi Türkiye brifingini düzenledi.

Lojistik ve üretim sektörlerinden üst düzey konuşmacılar; danışmanlık firmaları, uluslararası lojistik hizmet sağlayıcıları, freight forwarderlar, kimya endüstrisi ve otomotiv tedarikçilerinden oluşan uluslararası katılımcılarla bir araya geldi.

Çok sayıda Alman ve AB üretim şirketi Türkiye'deki üretim kapasitelerini artırma ve Türk tedarikçilerden kaynak sağlamayı arttırma kararı almış durumda. Son dönemdeki pazar gelişmeleri Almanya, Çekya, Rusya, Romanya ve Balkanlar arasındaki tedarik ağlarının Türkiye üzerinde yoğunlaşacağını gösteriyor. Bu oyunda, Türkiye'nin Fas, Tunus, Cezayir, Mısır, Afrika ve bunlara ilaveten Lübnan gibi Orta Doğuyu içeren, gelecekteki Akdeniz üretim lokasyonlarına yönelik üretim ve lojistik merkezi olması bekleniyor.

Türkiye, Çin'in Kuşak ve Yol girişiminde kilit bir rol oynuyor ve Rusya-Ukrayna ihtilafından bu yana Karadeniz ve BDT pazarlarına yönelik önemli bir lojistik merkez haline geldi. Ayrıca, Türkiye, Alman ve uluslararası şirketler için yakın kıyı ortak hizmet merkezi konumu ve Karadeniz ile Hazar Denizi bölgesini geçen jeo-stratejik bir boru hattı üssü haline geldi. Yaklaşık üç yıldır devam eden tedarik zinciri kesintilerinin, üretim-taşımacılık-lojistik ağlarındaki darboğazların ardından, uluslararası ve yerli lojistik hizmet sağlayıcılar, Almanya-Türkiye ve AB-Türkiye ticaret şeridinde artan bir talep görüyor. Küresel düzeyde süregelen jeopolitik gerilimler ve Almanya'da artan enerji maliyetleri önümüzdeki yıllarda bu yakınlaşma eğilimini güçlendirecek gibi duruyor. Yenilikçi tedarik zinciri TV Kulübü ve video tabanlı danışmanlık platformu supplychainmachine.com tarafından 28 Mart 2023'te düzenlenen 'Türkiye – Europe’s Next Nearshoring Boom!' başlıklı çevrimiçi canlı brifing, lojistik ve üretim endüstrilerinden üst düzey yöneticileri ve üretim firmalarını bir araya getirerek bu konulara odaklandı. Uluslararası konferans İngilizce dilinde gerçekleştirildi.

Konferansın açılış konuşmasını supplychainmachine.com'un kurucusu Prof. Dr. Stefan Iskan yaptı. Prof. Iskan, mevcut jeo-stratejik güçlere ve küresel tedarik zincirinin yeniden yapılandırılmasına odaklanarak büyük resmi ele aldı. Tek Kuşak Tek Yol Girişimi'ne dikkat çekerek, Avrasya mücadelesine ve Türkiye'nin jeo-stratejik önemine odaklandı. Yarım gün Altınay Bekarsüren etkinliğin moderatörlüğünü supplychainmachine.com’un Uluslararası Kulüp Yönetici Ortağı ve Bağımsız Genel Yayın Yönetmeni Altınay Bekar yaptı. Her oturum, etkileşimli soru ve cevaplarla C- düzeydeki dinamik tartışmalar ve röportajlar şeklinde gerçekleştirildi. ‘Tedarik Zinciri, Risk Yönetimi, Hava Taşımacılığı ve Intermodal’ başlıklı ilk oturumda Şişecam Tedarik Zinciri Mükemmeliyet Merkezi Kıdemli Direktörü Murat Kılıç; Turkish Cargo Kargodan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Turhan Özen ve Sarp Intermodal CEO'su ve Kurucusu Onur Talay yer aldı. İkinci oturum ise 'Ulaştırma, Lojistik, Deniz Taşımacılığı ve Tedarik Zinciri Kapasiteleri' üzerineydi. Bu bölümün konukları Kıta Logistics İdari Direktörü Emre Eldener, Genel Transport Başkanı & CEO'su Turgut Erkeskin, DFDS Başkan Yardımcısı Fuat Pamukçu ve Catoni Group CEO'su Serdar Ayırtman oldu.

DFDS sponsorluğunda gerçekleşen etkinliğin tüm gelirinin 6 Şubat'ta meydana gelen ve 10 ilde 13 milyona yakın nüfusu etkileyen depremlerden ciddi şekilde etkilenen Türkiye’deki depremzedelere bağışlanacağı bildirildi.

Supplychainmachine.com’un Türkiye - Europe’s Next Nearshoring Boom!’ Çevrimiçi Konferansında Türkiye Tedarik Zinciri Pazarının Durumu Hakkında İlk Elden Bilgiler Paylaşıldı

Supplychainmachine.com, İngilizce ve Almanca dil seçenekleri ile küresel düzeyde gerçek anlamda TV kalitesinde dinamik ve kapsayıcı yeni nesil bir iş kulübü olarak hizmet veriyor. 7/24 video akışı, hayat boyu öğrenme niteliği ile canlı çevrimiçi seminerlerin yanı sıra sürekli yeni öngörüler ve motivasyon sağlamak üzere birebir röportajlar, uzman videoları eşliğinde ‘birlikte oluşturma’ fırsatı sunuyor. Prof. Dr. Stefan Iskan, yük taşımacılığı yönetimi alanındaki deneyimini ve kabiliyetlerini sadece güçlü, dinamik, son derece net ve doğrudan bir üslupla sunmakla kalmayıp aynı zamanda yöneticileri ve onların çalışanlarını da harekete geçirmeyi hedefliyor. supplychainmachine.com’un sunduğu ilham verici öngörüler; taşımacılık ve üretimin farklı endüstri dallarından gelen kulüp üyelerinin tüm ayrıntıları takip etmelerine ve gündemden haberdar olmalarına destek oluyor.  


Prof. Dr. Stefan İskan

www.supplychainmachine.com, Kurucu

• Enflasyon, enerji krizi, Avrasya çatışması, kapasite eksikliği, tedarik zincirlerinde ekstra maliyetler ve Avrupa'nın jeopolitik tedarik zincirinin yeniden yapılandırılması, gündemin çerçevesini çizmektedir.

• Jeostratejik tedarik zincirlerinde dünya ekonomisinin ağırlık merkezi Asya'ya doğru ilerlemektedir.

• Çin'in Kuşak ve Yol girişimi, Avrupa'daki dönüşüm sürecine ve tedarik zincirinin yeniden yapılandırılmasına kadar küresel düzeyde mücadele ettiğimiz mevcut jeostratejik sorunların çoğuna hakim durumdadır.

• “Avrasya için savaş”, tedarik zincirleri ve gelecekteki pazarlar için jeopolitik olarak önemlidir. Bu, ABD ve Çin’in pazarlar üzerinde etki bölgesine ilişkindir. Bu oyunda Avrupa Birliği, iki süper güç ABD ve Çin arasındaki Avrasya savaşının ortasındadır.

• Türkiye, imalat ve aynı zamanda paylaşımlı servis merkezi olarak temel yakın kıyı pazarıdır. İstanbul Havalimanı, Avrasya'nın fiziksel ve dijital kontrolü için oynanan oyunda Avrasya satranç tahtasının önemli bir parçasıdır.

• Lojistik sektörü için politik, ekolojik ve ekonomik riskler ve türbülanslar artmakta ve küresel düzeyde giderek daha az öngörülebilir hale gelmektedir.


Murat Kılıç

Şişecam, Tedarik Zinciri Mükemmeliyet Merkezi Kıdemli Direktörü

• Cam üreticileri açısından potansiyel jeostratejik pazar eğilimleri, Batı Avrupa, Amerika Birleşik Devletleri ve Çin'in Kuşak ve Yol hattıdır.

• Şişecam'ın stratejik yaklaşımı, Türkiye dışındaki ulaşım hatlarında daha sağlam bir konuma gelmek, diğer bir stratejik yaklaşımı ise taşıma ve lojistik maliyetlerini optimum seviyede tutmak için tedarikçilerine yakın konumlanmaktır.

• Deprem Şişecam'ın kendi üretim tesislerini doğrudan olumsuz etkilemese de deprem bölgesinde yer alan tedarikçileri etkilemiştir. Ayrıca Mersin Limanı, Avrupa’ya yapılan ihracat taşımalarında Şişecam’a hizmet vermektedir. Deprem nedeniyle tedarik zinciri operasyonları Mersin bölgesinde yavaşladığından, Mersin bölgesi dışında yeni lojistik tedarik zinciri rotalarına ihtiyaç duyulmaktadır.

• Türkiye genç bir nüfusa sahiptir. Ancak gençler endüstriyel üretim alanlarında çalışmak istemiyor. Bu nedenle, vasıflı işgücü açığı, Almanya'daki durumla benzer yönlere sahiptir. Ancak Türk nüfus yapısı yabancı yatırımcılar için halen çok cazip niteliktedir.

• İşçilik maliyetleri Türkiye'de hala cazip durumdadır. Bu nedenle, Orta veya Batı Avrupa'daki gibi gerçek yüksek maliyetli üretim pazarlarıyla karşılaştırıldığında tüm imalat endüstrisindeki otomasyon yavaş gelişiyor. Ancak Türkiye artık düşük maliyetli bir pazar değil ve bu eğilim yakında Tükyiye’ye de gelecek.

• Jeopolitik durum, Türkiye'de de enerji maliyetlerini etkiliyor. Enerji konusu, küresel bir kriz olarak değerlendirilmektedir.

• Gelecekte tedarik zincirlerinde jeopolitik konum belirleyici olacaktır. Türkiye, Avrupa'ya ve Afrika'daki gelecek pazarlara hizmet etmek için mükemmel bir konuma sahiptir.

• Türkiye'nin bir diğer gücü de sürekli risk yönetimi yapabilmesi ve tarih boyunca dayanışma ve esneklik gösterebilmiş olmasıdır.


Turhan Özen

Turkish Cargo, Kargodan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı

• IATA'ya göre Turkish Cargo, havacılık sektöründe dünya çapındaki taşıyıcılar arasında 4. sırada yer almaktadır.

• Türk Hava Yolları ve Turkish Cargo'nun merkezinin bulunduğu İstanbul Havalimanı, son derece etkili bağlantıları ile Turkish Cargo ve müşterileri için büyük bir değer ve faydadır.

• Atatürk Havalimanı'nda kargo elleçlemeleri çok yoğun olduğundan, Turkish Cargo'nun büyümesi için daha fazla fırsat kalmamış, bu da Türkiye ve dünya ekonomisi için büyük bir darboğaz oluşturmuştur. Atatürk Havalimanı yaklaşık 1,2 milyon ton elleçleme kapasitesine sahipti. İstanbul Havalimanı henüz 1. Fazda 2,2 milyon tondan fazla kapasite sunuyor ve yapım aşamasında olan 2. Aşama yaklaşık 4,5 milyon tonluk bir kapasite gösteriyor. Bu kargo elleçleme hacmi için İstanbul Havalimanı, kargo yer hizmetlerinde de en son teknoloji ile hizmet veriyor.

• 2020'nin başlarında pandemi başladığında yüzde 60 yük kapasitesi kaybedildi. 3-4 hafta içinde dünya çapında tüm ülkelerde yolcu uçakları paralel olarak durdu ve küresel tedarik zincirleri de bir süreliğine durmuş gibi göründü. Ancak kısa sürede tıbbi malzeme, koruyucu kıyafet, aşı vb. için tek uzun mesafe taşıma modu hava kargo oldu. Turkish Cargo, yolcu uçaklarını 4 hafta içinde kargo gönderilerine yüzde 100 adapte etmeyi başardı. Bu, havacılık endüstrisindeki kargo güvenliği gerekliliklerine ilişkin katı düzenlemelere rağmen çok yenilikçi ve hızlıydı. Uçaklar sağlık, tıbbi malzeme vb. amaçlarla kullanılırken, buna e-ticaret hacmi de eklendi. Turkish Cargo yüzde 5,5 pazar payı kazandı ve dünya hava kargo taşımacılığında ilk 3 ila 5'e girdi.

• Afrika, Türkiye için bir sıcak noktadır. Turkish Cargo, 41 Afrika ülkesinde 62 Afrika noktasına hizmet vermektedir. Afrika ülkelerinin en büyük lojistik partneri olan Turkish Cargo, yüksek katma değerli mallardan yerel emtia ve gıdaya kadar pek çok ürünün taşımalarını yapıyor. Türkiye, siyasi ilişkileri ve kültürel boyutları nedeniyle stratejik olarak Afrika pazarına uygundur. Dünyanın geri kalanı şu anda hacimlerde istikrarsızken, Afrika'daki büyüme oranları yüksek ve istikrarlı.


Onur Talay

Sarp Intermodal, CEO ve Kurucu

• Sarp Intermodal'ın gelecek planları arasında organik büyüme ve M&A (birleşme ve satın alma) anlaşmaları yoluyla daha fazla büyüme yer almaktadır. Elektronik çekici ve soğuk zincir konteyner ekipmanları ile Ro-Ro altyapı varlıklarına yatırım yaptık. Yeni ve açık bir altyapı ortaklık modeliyle tarım alanında yeni bir projemiz var.

• Deprem, 2023'te Türkiye’nin toplam GSYİH'sını olumsuz etkileyecektir. Bu bölgeden daha az ihracat beklenmektedir.

• Türkiye'ye ulaşan ticaret koridorlarındaki yakınlaşma eğilimi, yeni bir ticaret yolu talebi olarak Orta Avrupa, Batı Avrupa ve günümüzde Litvanya'nın da ilgisini göstermektedir.

• IV’üncü ve X'uncu Ulaşım Koridorları, sınır ötesi tarife düzeni ve takip alanlarındaki eksiklikler nedeniyle hala ciddi sorunlara sahip.

• Yabancı yatırımcıların Türkiye'de yatırım yapacakları en iyi yerler; (1) Yurtiçi ve intermodal avantajları nedeniyle İstanbul, (2) otomotiv, tekstil ve gıda endüstrileri için Bursa, (3) imalat ve teknoloji olanakları için İzmir ve (4) Orta Doğu, Asya ve Avrupa'ya iyi erişim hatları için Mersin’dir.

• Büyüme potansiyeli olan dikey pazarlar; e-ticaret, otomotiv, tekstil ve yenilenebilir enerji ile güneş ve rüzgar santrali üretimi, tarım ve soğuk zincir çözümleridir.


Emre Eldener

Kıta Lojistik, İdari Direktör / UTİKAD YK Başkan Yardımcısı

• Covid-19, taşıma ve lojistik sektörlerinde iş yapma şeklini değiştirdi. Taşımacılık ve lojistik sektörlerinin, operasyonlarda dijitalleşme anlamında daha fazla zorlanması gerekiyor.

• Demiryolu altyapısının  sınır ötesine; Avrupa'ya ve Kuşak ve Yol koridorlarına doğru iyileştirilmesi gerekmektedir. Sovyet dönemi sonrası pazarlarda, ulaşım modu bölünmelerinde demiryolları yüksek paya sahiptir. Daha fazla intermodal operasyona ihtiyaç var, ancak bunun için geçiş sürelerinin optimize edilmesi gerekmektedir.

• Deprem, örneğin veri merkezlerinin bulutta yer alması gibi konularla, geleceğin dijital olduğunu bir kez daha gösterdi.

• Türkiye, Avrupa'ya kısa transit süreleri ile ideal bir yakın kıyı bölgesidir. Mevcut Türk Lirası kurları ile de Avrupa için cazip ihracat hacimleri sunmaktadır. Türkiye, hammadde sevkiyatları açısından Fas ve Afrika'ya yönelik oldukça rekabetçi deniz navlun oranları sunmaktadır. Aynı zamanda BDT bölgesinden gelen ve yine oldukça rekabetçi deniz navlun oranları ile Mersin Limanı üzerinden yönlendirilen nikel ve alüminyum yükleri için üs görevi görür. Her şeyin ötesinde Türkiye, tedarik zincirlerinde taşıma süresi ve verimlilik avantajına sahiptir.

• Gelecekte Türkiye'nin iş modeli, Çin'den ve Uzak Doğu'dan hammadde ithal etmek ve proses imalat yapmak olabilir, otomobil yedek parçaları önem kazanabilir.

• Türkiye'de savunma sanayi büyümektedir. Üretim tesisleri Ankara, İstanbul ve İzmit'te konuşlanmaktadır. Havacılık endüstrisi bölümleri ağırlıklı olarak İstanbul Havalimanı çevresinde yer almaktadır.

• Türkiye'de yatırım yapmak için cazip yerler; Adana, Bursa (Kemalpaşa), İzmit ve Mersin’dir.


Turgut Erkeskin

Genel Transport, Başkan ve CEO

• Türkiye'nin hizmet vereceği, gelecek vaat eden pazarlar, büyümekte olan Karadeniz Bölgesi, Rusya, BDT, Ukrayna, Gürcistan, Romanya ve Bulgaristan'dır.

• Türkiye-Rusya ilişkileri, 2016 yılındaki başarısız darbe girişiminin ardından rahatladı. İki ülke arasındaki ticaret hacmi gelişimi yüksek oranda seyrediyor. Son zamanlarda Rus şirketleri Türkiye'ye gelerek yeni ofisler açıyor.

• Türkiye her zaman enerji üssü olarak hizmet vermiştir ve şu anda bu durum Rusya için de geçerlidir.

• Türkiye, Çin'in Tek Kuşak Tek Yol girişiminin çok önemli bir parçasıdır. İskenderun ve Mersin, Kuzey Afrika ile çok iyi bağlantılar sağlamaktadır. Türkiye, liman altyapıları ve demiryolları da dahil olmak üzere ulaşım modlarını birleştirmek açısından birçok fırsata sahiptir.

• Çin'den Rusya üzerinden Avrupa'ya giden rota, daha az sınır geçiş süreci ile en iyi yol gibi görünüyor. Ancak şu anda o güzergahta yaptırımlar da dahil olmak üzere yüksek diplomatik düzeyde sorunlar var. Bu durum üretim prosesleri açısından da Türkiye'ye yeni fırsatlar sunuyor.

• Türkiye'nin yakın kıyı avantajları; stratejik konumunun yanı sıra Orta Doğu, Asya, Afrika ve Avrupa ile iyi bağları ve yerel pazarın büyük olmasıdır. Ayrıca Türk hükümeti yabancı yatırımcılara vergi avantajı gibi teşvikler sunmaktadır. Endüstriyel üretim için nitelikli işgücüne ihtiyaç vardır. Gelecekte otomotiv ve savunma sanayilerinde yüksek teknolojili üretim modelleri görülecektir.

• Transit sürelerinin kısaltılması ile Türkiye'den Avrupa'ya intermodal demiryolu potansiyeli bulunmaktadır. Sınır geçiş süreci, söz konusu ticaret hattındaki toplam geçiş süresinin üçte biri kadardır ve bu süreler yüzde 50 oranında kısaltılabilir.


Fuat Pamukçu

DFDS, Başkan Yardımcısı

• DFDS'nin gündeminde dijitalleşme, biyoyakıtlar, elektrikli araçlar ve yeşil taşımacılık yer almaktadır. 2025-2030'a kadar sıfır emisyonlu gemiler hedeflenmektedir.

• „Türkiye küçük Çin'dir“. Türkiye'de önümüzdeki 2 yıl negatif gelişim beklense de, 5 yıl içinde bölge genelinde yakın kıyı patlaması yaşanacaktır.

• Deprem Türkiye'nin ihracat hacminin yüzde 10-15'ini olumsuz etkiledi. Etkilenen bölgedeki toparlanma için 100 milyar dolardan fazlasına ihtiyaç duyulacağı tahmin ediliyor. Ancak 1999 depreminden sonra Bursa ve Gebze sanayi bölgeleri önce olumsuz etkilenmiş, sonra sanayi gelişmesinde daha da güçlenmiştir. Özet olarak; kısa vadede olumsuz etkiler olabilir, ancak büyük ihtimalle uzun vadede olumlu gelişmeler olacaktır.

• DFDS, Marmara Bölgesi'nden Romanya'ya yeni bağlantılarla geliyor. Ayrıca Mısır, Tunus, Fas ve Fransa'da demiryolu intermodal çözüm hizmetleri de dahil olmak üzere altyapıyı genişletiyor. DFDS, İtalya'da da yeni hizmetler sunuyor.

• Yabancı yatırımcılar, çeşitlendirilmiş yedekleme planları ile daha fazla depo envanteri tutabilirler. Türkiye çevik bir üretim merkezidir ve her türlü olaya hızla uyum sağlama ve yanıt verme yeteneğini sergiler. Ayrıca yeşil lojistik çözümleriyle de oldukça rekabetçi bir pazardır.


Serdar Ayırtman

Catoni Group, CEO

• Önümüzdeki beş yıllık planda Catoni Group, Karadeniz ve Hazar Denizi bölgelerindeki güçlü varlığının yanı sıra Batı Afrika, Uzak Doğu, Orta Doğu, Hindistan ve Güneydoğu Asya'ya odaklanmaktadır.

• Catoni perspektifinden gelecek vadeden dikey pazarlar, farmasötik ve insani yardım lojistiğidir. Bu nedenle Catoni Group'un Türkiye'nin güneyinde özvarlık yatırım yapma planları bulunmaktadır.

• Suriye'nin yeniden yapılandırılması ve komşu ülkelerin istikrara kavuşturulması, Türkiye ve tüm bölge için ek iş fırsatları getirecektir.

• Türkiye'nin yabancı yatırımcılar için en önemli 4 özelliği, Türkiye'nin kaynaklara yakın olması; vasıflı ve hizmet odaklı iş gücü bulunması; gelecekteki pazara odaklı, istikrarlı bir bankacılık sistemine sahip olması ve güçlü bir iç pazar niteliği taşımasıdır.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
MAİL BÜLTENİ ABONELİĞİ
Güvenlik Resmi
Mail adresinizi kaydederek en güncel haberlere kolayca ulaşabilirsiniz
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2024 Kargo Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (+90-212) 217 49 59 (Pbx) Faks : (+90-212) 211 62 77