Türk firmalarının Avrupa taşımalarındaki sorunlarını, üyesi olduğu FIATA ve CLECAT gündemine taşıyan UTİKAD’ın girişimlerinin ardından, küresel lojistik sektörünün en yetkili iki kuruluşu kalıcı çözümün sağlanabilmesi için Avrupa Komisyonu'na başvuruda bulundu.
Son yıllarda özellikle Bulgaristan ve Romanya tarafından Avrupa’ya taşıma yapan Türk TIR’larına uygulanan transit taşıma kotaları ve transit ücretleri konusunda UTİKAD’ın, FIATA ve CLECAT bünyesinde sürdürdüğü girişimler sonuç verdi. Taşımacılık ve lojistik dünyasının üst düzey ve en etkili kurumları olan FIATA ve CLECAT tarafından, Avrupa Komisyonu’nun ulaştırma birimine gönderilen ortak metinde, sorunların sadece ilgili ülkelerle sınırlı kalmadığı, Avrupa Birliği ülkelerine yapılan ticareti de zorlaştırdığına dikkat çekilerek, sorunların Avrupa Komisyonu nezdinde çözülmesi gerektiği ve bunun için de görüşmelere hazır olunduğu bildirildi.
Türk karayolu taşımacılık sektörü kadar Türk sanayici ve ihracatçısını da yakından ilgilendiren konu, Turgut Erkeskin’in FIATA Başkan Yardımcısı olarak katıldığı FIATA Merkez Toplantıları’nda dile getirilmiş ve başkanlığını UTİKAD Yönetim Kurulu Üyesi Kosta Sandalcı’nın yaptığı Karayolu Çalışma Grubu'nun hazırladığı raporda, konunun FIATA, CLECAT, IRU ile Avrupa Birliği nezdinde değerlendirilmesi için çağrıda bulunulmuştu.
FIATA Genel Müdürü Marco Sorgetti ve CLECAT Genel Müdürü Nicolette Van Der Jagt tarafından Avrupa Komisyonu Mobilite ve Taşımacılık Genel Direktörü Matthias Ruete’ye yönelik kaleme alınan metinde, uluslararası karayolu taşımacılığında Avrupa Birliği üyesi ülkeleri ile Avrupa’ya komşu ülkeler arasında var olan ikili anlaşmaların günümüzde ülkeler arası ticaretin kolaylaştırılmasını engellediği dile getirildi.
Uluslararası ticarete konu olan yüklerin taşınmasında karşılıklı yaşanan sorunların üye ülkeler ve özellikle Türkiye tarafından FIATA ve CLECAT’a taşındığına yer verilen metinde, Türkiye’nin, Bulgaristan ve Romanya ile yaşadığı sorunlar örnek gösterilerek şöyle denildi: “Ülkeler arasındaki ikili anlaşmalar sorunlar yaratmaya devam ediyor. Bu konuya istinaden AB Komisyonu Başkan Yardımcısı ve Ulaştırma Komiseri Siim Kallas, 1072/2009 1 sayılı AB mevzuatını işaret ederek, topluluk tam üyesi olmayan ülkelerle AB arasında gerekli anlaşmaların imzalanması gerektiğini söylemektedir. Dünya Ticaret Örgütü’nün Bali toplantısında da uluslararası ticaretin kolaylaştırılması amacıyla bürokrasinin kaldırılması ve büyümenin desteklenmesi gerektiği ortaya konmuştur.”
UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Erkeskin, Türk ekonomisi, sanayicisi, ihracatçısı ve taşımacısı aleyhinde işleyen sürecin Avrupa Komisyonu gündemine taşınmasında UTİKAD’ın yaptığı girişimlerin büyük payı olduğuna belirterek, söz konusu gelişmenin hem Türkiye ekonomisi hem de Türk karayolu taşımacılığı ve lojistik sektörü açısından önem taşıdığını kaydetti.
Erkeskin, “BM ve Avrupa Komisyonu üzerinde son derece etkili olan FIATA, küresel lojistik sektörünün en üst organıdır. Sektörün Avrupa’daki temsilcisi ise CLECAT’tır. Türkiye’yi ve Türk taşımacılık ve lojistik sektörünü uzun yıllardır FIATA’da temsil eden UTİKAD, bugün FIATA Başkan Yardımcılığı başta olmak üzere Karayolu Çalışma Grubu Başkanlığı, Denizyolu ve Demiryolu Çalışma Grupları’nda son derece etkili bir konuma gelmiştir. UTİKAD, sektörümüzü CLECAT’ta da gözlemci üye olarak temsil etmektedir. UTİKAD’ın küresel lojistik sektörünün en üst organı olan FIATA ve CLECAT’taki başarılı temsili ve etkili çalışmaları karayolu taşımacılığının sorunlarının çözülmesinde de fayda sağlamıştır” dedi.
Erkeskin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Avrupa Topluluğu, Türkiye’nin en büyük ticaret partneridir. Bununla birlikte çevresinde gelişen ekonomilere yakınlığıyla Türkiye bugün, Avrupa ve diğer dünya ülkeleri için de ayrı bir önem taşımaktadır. AB üyesi Bulgaristan ve Romanya’nın korumacılık refleksiyle, Türk karayolu taşımacılarına Avrupa taşımalarında sorun çıkarırken aynı zamanda birliğin ticari ilişkilerine de sekte vurmaktadırlar. Bugün tüm dünyada ticarette sınırların kaldırılarak uluslararası ticaretin kolaylaştırılmasına yönelik adımlar atılırken bu türden haksız uygulamalar uluslararası ticareti olumsuz etkilemektedir. Bu gerçeğin görülmüş olması ile birlikte sorunun ülkeler arası anlaşmazlıktan çıkarılarak, AB’nin ortak sorunu olarak ortaya konması ve bu açıdan çözüme kavuşturulabilecek bir platformda ele alınması gerek ülkemizin gerekse sektörümüzün gelişimi açısından büyük önem taşımaktadır.”
16 Nisan 2014
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.