Türkiye’nin dış ticaretinin ağırlıklı kısmı İstanbul ve çevre illerden gerçekleşiyor. İstanbul, Bursa, Tekirdağ, Kırklareli ve Çanakkale de dahil edildiğinde ihracatın yüzde 75’i söz konusu illeri kapsayan Marmara Bölgesi’nden yapılıyor. Bu durum ise ulaştırma altyapısını her geçen gün daha da zorluyor. Bir başka ifadeyle; ulaştırma altyapısı varolan gelişmeyi karşılamıyor.
Trafiğe yetmeyen köprüler, kapasite yetersizliğinden rötarlar yaşanan Atatürk Havaalanı, sürekli yoğun trafiğin yaşandığı D-100 ve TEM (O-2) yolları bu durumun göstergesi. Hal böyle olunca, ulaştırma altyapısındaki yetersizlikler, dış ticarete konu malların dolaşımını da yavaşlatıyor.
Bir anlamda; ulaştırma yatırımlarında yaşanan aksamalar, gecikmeler, yanlış öngörüler Türkiye'nin büyümesini yukarı değil, aşağı çeken bir etki yaratıyor. Zamanında yapılan doğru yatırımlar ise Ulaştırma ve İletişim Bakanı Binali Yıldırım’ın EGD’nin düzenlediği toplasında belirttiği gibi dış ticareti hızlandırıp büyümeye de katkı sağlıyor.
2003-2012 yılları arası ulaştırma ve haberleşme yatırımlarının toplamının 123 milyar lira olduğu görülüyor. Söz konusu yatırımlar; yüzde 65'i karayolları, yüzde 18'i demiryolu, yüzde 11'i haberleşme, yüzde 4'ü havayolu, yüzde 2'si denizyolu olarak sıralanıyor.
Demiryollarına yapılan yatırımlardaki artış oranı dikkat çekiyor. Demiryollarına 2003 yılından bu yana yapılan yatırımlardaki artış eğilimi devam ediyor. Cumhuriyetin ilk yıllarından 1950'ye kadar yıllık ortalama 134 kilometre demiryolu yapıldı. Bu rakam, 1951'den 2003'e kadar yıllık ortalama 18'e düştü ancak 2003'ten itibaren yapılan yatırımlarla 135 kilometreye çıktı.
Yine demiryollarına 2003'te 235 milyon liralık yatırım yapıldı. 2012'de ayrılan bütçe ise 4 milyar 212 milyon lira. Bu arada demiryollarında özel taşımacı firma sayısı da artıyor. 2002 yılında 16 firma 789 vagonla demiryolu taşımacılığı yaparken 2012 yılında sektörde 45 firma 2 bin 870 vagonla faaliyet gösteriyor. Özel sektörün taşımaları 2002 yılında 982 bin tondan 2011 yılında 7,3 milyon tona ulaştı.
Havayolu taşımacılığına bakıldığında ise 2003'te iç hatlarda 9 milyon yolcu uçarken, 2011 sonu itibariyle bu rakam 58,3 milyona çıkarken; iç ve dış hatlardaki yolcu sayısı 118 milyonu buldu. Bu süreçte ticari uçak filosu 351'e çıktı ve 26 uçuş noktasına 9 yılda 21 yeni uçuş noktası eklendi.
2003 yılında 61,5 milyar dolarlık yük denizyoluyla taşındı. 2011'de bu rakamın yılsonu itibariyle 207 milyara çıktığı görülüyor. Denizyolunda yolcu sayısı ise 100 milyonda 157 milyona yükseldi.
Bunlar gerçekleşen rakamlar. Ancak rakamlar bir kenara bırakılıp gündelik hayata bakıldığında, yapılan yatırımların ihtiyacı karşılamaya yetmediği görülüyor. Ulaştırmanın, lojistiğin stratejik önemini dikkate alarak yatırımları, geleceğin de ihtiyacını karşılayacak biçimde yapmak gerekiyor.
İlker ALTUN | |
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.